Evet yanlış duymadınız, tam da büyük bir ‘ironi’ içindeyiz. Üretim bölgelerinde nereye gitseniz ‘nitelikli’ eleman sorunu var. Hatta iyi eleman tavsiye edene ödül olarak altın veren şirketler var. Daha önce de bunu yazmıştım. Hani yapay zeka sorunu çözüyordu diyebilirsiniz… Ama rasyonel gerçeklerle, gidilecek noktalar her azman aynı sekronda ilerlemiyor. GYİAD’ın KONDA iş birliği ile yayınladığı dijitalleşen dünyada “nitelikli aranan eleman fırsatı raporu” tanıtım toplantısında GYİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Özer bu konuyu değerlendirirken bunu ‘kaynak krizi’ olarak değerlendirdi. Ben toplantıyı izlerken, bütüne baktığımda ne kadar büyük bir ironi de yaşadığımızı tekrar düşündüm. Tabii Özer, bu konudaki bakış açılarının, pozitif yönde, bunu bir ‘dönüşüm fırsatı’ olarak değerlendirmek olduğunu söylüyordu. Gençleri geleceğe hazırlarken, yapay zeka odaklı bir gelişim yaratırken, bugün iş dünyasında dönüşümü ve ihtiyaçları da karşılamak zorunluluğu var. Özer iş dünyasının ve eğitim kurumlarının birlikte yeniden tasarlanması gerektiğini söylüyor ki işte bunun için de önemli bir stratejik yaklaşım oluşturmak önemli.
Tanımlanmamış bir problem!
KONDA Araştırma Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Erdem ‘Gerçekten bu konu çok önemli çünkü henüz tanımlanmamış bir problem” diyor. İşte en önemli nokta bu zaten, tanımlamadığınız şeyi çözemezsiniz. Araştırmanın önemi de burada ortaya çıkıyor. Erdem’in verdiği rakamlar tablonun bütünü için önemli: Yetişkin nüfusun ancak yarısından biraz azı istihdam ediliyor… Kadınların sadece dörtte biri yine istihdam ediliyor. Çok vahim bir tablo! 1.2 milyon iş arayan üniversite mezunu genç var. Bir o kadar da üniversite mezunu genç ev kadını var. Türkiye’de meslek eğitimi almış insanların birçoğu da ilişkisiz bir işte çalışıyor. Meslek eğitimi almış yüzde 50’lik kitlenin yüzde 26’sı böyle… Demek ki eğitimlerle ihtiyaçlar aynı noktada buluşmuyor.
Mavi yakalıların yarısından azı, beyaz yakalıların da beşte 1’i yaptığı işin eğitimini almamış. Kısaca sanayinin gelişiminin önündeki engellerden ekonomi, finansal ve bazı jeopolitik durumların yanı sıra aynı zamanda yeterli nitelikli insan gücünün olmamasıyla da alakalı… Yapay zeka gelip bunların hepsini çözecek mi ? Onu göreceğiz, belki istihdamın bir bölümünü yapay zeka karşılayabilir ama şu anda yaptığı şey çözümden çok insanlara endişe oluşturması. Çünkü önemli bölüm çalışan, gelecekte yapay zeka nedeniyle işini kaybedeceğini düşünüyor.
İlgi var ama nitelik nedir?
Araştırmadan çıkan sonuçlarda mesleki eğitim kurslarına olan ilgi son 5 yılda yüzde 16’dan yüzde 21’e çıkmış. Bunu yorumu aslında herkes ‘aş’ derdinde ve bir çıkış yolu arıyor. Tabii bu eğitimlerin nitelikleri, biraz önce aktardığımız gibi tam meslek odağına uyuyor mu bunu değerlendirmek güç. Ancak hepsinin bu ‘ihtiyaçlar odağı’na çekmek. Buarada araştırmada çıkan sonuçlar, insanların yapay zekayı da çok iyi anlamadığını gösteriyor. Çünkü çoğunluk marangozluk, bakır işliği, kuaförlük gibi mesleklerin yok olacağını söylemiş. Oysa tam tersi… Araştırmada da ortaya çıktığı gibi nitelikli işgücüne hala ihtiyaç var ama beyaz yakalıların durumu daha çok tehlikede!