ALİ ERTUĞRUL BUL/ÜRGÜP BELEDİYE BAŞKANI
Sabahları Ürgüp’te gün başka doğar. Gökyüzü balonlarla uyanır, taş evlerin arasından süzülen ışıklar tarih kokar. Bazen bakıyorum bu manzaraya ve diyorum ki; ‘Bu sadece bir şehir değil. Bu, insana sorumluluk yükleyen bir miras.’
Ürgüp, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yaptı. Şimdi ise doğaya saygılı, sürdürülebilir ve yaşanabilir bir gelecek kurma vakti. İşte bu yüzden biz, göreve geldiğimiz ilk günden bu yana sadece bugünü değil, yarını da düşünen projelere imza atmaya başladık.
Öncelikle enerjiden başladık. Çünkü dünya değişiyor ve biz bu değişimi seyreden değil, yön veren olmak istedik. Güneş Enerji Santrali (GES) projemizle, belediyemizin tüm enerji ihtiyacını temiz ve yenilenebilir bir kaynaktan karşılayacağız. Üstelik bu projeyi Dünya Bankası desteğiyle hayata geçiriyoruz. Bu sadece bir enerji yatırımı değil; çevreye, çocuklarımıza, geleceğe verilen bir söz.
Ama sürdürülebilirlik sadece enerjiyle sınırlı değil. Ürgüp’ün sokaklarında, yollarında, tabelalarında bile bu anlayışı hissettirmek istedik. Aydınlatmalarımızı amber tonlarına çevirerek hem estetik bir dokunuş yaptık hem de enerji tasarrufuna yöneldik. Tabela kirliliğine karşı başlattığımız düzenleme çalışmasıyla Ürgüp’ün görsel dokusunu doğayla uyumlu hale getirdik. Her adımımızda şunu düşündük: Doğayı bozmadan, geçmişi yok etmeden modernleşmek mümkün.
Ulaşımda da aynı felsefeyle ilerledik. Bölgenin ilk elektrikli dolmuşunu Ürgüp’te hizmete aldık. Şarj istasyonlarımızı kurduk. Ve makam aracı yerine elektrikli bisiklet kullanmaya başladım. Bu, kişisel bir tercihten çok bir çağrı: ‘Gelin, daha az karbon, daha çok doğa’ diyelim birlikte.
Sadece çevre değil, kültür de bizim için önemli. Ürgüp’ün her taşı bir hikâye anlatıyor. Bu hikâyeyi yaşatmak için tarihi dokuyu bozmadan butik otellere dönüşen taş evleri destekliyoruz. Seyir yolları, yürüyüş rotaları, restore edilen sokaklar… Tüm bunlar Ürgüp’ün tarihini sadece göstermek değil, hissettirmek için.
Kültürel etkinliklerle turizmi yılın tamamına yaymak da hedeflerimizden biri. At festivali, bisiklet turnuvası, çöl koşusu, satranç turnuvası, K-Pop konserleri… Bunlar sadece etkinlik değil; kentin nefes almasını sağlayan, esnafımıza kazanç getiren, turisti dört mevsim burada tutan can damarları.
Kadınlarımızı da unutmadık. “Osiana” adlı kadın kooperatifimizle hem üretimi destekliyoruz hem de Ürgüp’e özgü ürünlerle bir marka yaratıyoruz. Kayaların üstündeki güvercinliklerden esinlenerek oluşturulan tasarımlar artık tekstile, takıya, sanata dönüşüyor. Bu sadece ekonomik değil, aynı zamanda duygusal bir üretim modeli.
“2030 yılına kadar karbon nötr olacağız”
UNESCO’ya bir söz verdik: 2030 yılına kadar karbon nötr bir şehir olacağız. Bu, bizim en ciddi hedeflerimizden biri. Ve bu hedefe ulaşmak için attığımız her adım bir bütünün parçası. Enerji, ulaşım, kültür, sosyal kalkınma… Hepsi birbirine bağlı, hepsi bir vizyonun parçaları.
Ben Ürgüp’ü sadece bir belediye başkanı olarak değil, ‘buralı’ biri olarak seviyorum. Biliyorum ki bu şehir sadece geçmişin değil, aynı zamanda geleceğin de mirasçısı. O yüzden bu yolda yürürken tek başımıza değiliz. Ürgüp halkı, esnafı, gençleri, kadınlarıyla birlikte yazıyoruz bu yeşil dönüşümün hikâyesini.