Her yıl 14 Şubat’ta (bugün) dünyanın dört bir yanında milyonlarca insan, sevgilerini kutluyor. Peki, bu özel günün ardındaki hikâyeyi hiç merak ettiniz mi? Çiçekler, çikolatalar ve romantik sürprizlerle dolu Sevgililer Günü’nün kökeni sandığımızdan çok daha eskiye dayanıyor. Bugün, kimileri için aşkı yüceltmenin bir yolu olduğu vurgulanıyor, kimileri içinse tüketim çılgınlığının bir parçası haline geldiği tartışılıyor…
Sevgililer Günü’nün geçmişi, Roma İmparatorluğu’na kadar uzanıyor. O zamanlar 14 Şubat, Roma tanrıçalarından Juno’ya adanmış özel bir tarih. Ertesi gün ise bekâr gençlerin eş bulma umuduyla bir araya geldiği Lupercalia Festivali başlıyor.
Bu günün ismi, Aziz Valentine’den geliyor. O dönemde İmparator II. Claudius, genç erkeklerin savaşa gitmesini kolaylaştırmak için evlilikleri yasaklamış. Fakat Aziz Valentine, âşıkların önündeki bu engeli kaldırmak için onları gizlice evlendiriyormuş. Bu nedenle 14 Şubat 270 yılında idam edilmiş. Yıllar sonra Papa Gelasius, onun anısına 14 Şubat’ı Aziz Valentine Günü ilan etmiş.
Sevgililer Günü, özellikle Orta Çağ’da Avrupa’da iyice popüler hale geliyor. 1800’lerde Amerika’da ilk Sevgililer Günü kartları satılmaya başlıyor ve bu gelenek hızla dünyaya yayılıyor.
Sevgililer Günü dünyanın farklı yerlerinde bugün farklı şekillerde kutlanıyor. Japonya’da kadınlar erkeklere çikolata hediye ederken, Güney Kore’de her ayın 14’ü farklı temalarla kutlanıyor. Finlandiya’da ise Sevgililer Günü yalnızca romantik aşklar için değil, dostlukları kutlamak için de anlam taşıyor.
İnsanlık tarihinde sevgi hep var. Sevgi ve aşk, yüzyıllardır sanatçılar için en büyük ilham kaynaklarından biri. Şiirler, romanlar, şarkılar yazılmış/yazılıyor… Aşk, insanoğluna en güzel hikâyelerini yazdıran bir duygu. Attilâ İlhan, aşkı anlatan dizeleri kaleme alan usta şairlerden biri. Onun şiirlerindeki gibi, aşk bazen bir manzarada, bazen bir bakışta, bazen de içten gelen bir sözde gizli.
Bugün büyük hediyeler almak ya da lüks restoranlarda yemek yemek güzel olabilir, ama ben hâlâ en anlamlı şey, içten söylenen birkaç kelime. Bir şiir, bir mektup ya da sadece içten bir “Seni seviyorum” demek diye düşünüyorum… Bazen en büyük hediyeler en basit olanlarıdır.
Bir başka ustanın, Murathan Mungan’ın dediği gibi: “Sevmek, birçok şeyi göze almaktır.” Sonuçta, önemli olan sevgiyi sadece bir güne sığdırmak değil, her an hatırlamak ve yaşatmaktır.
Sevgililer Günü’nü klişelerden uzak ve daha anlamlı hale getirmek için farklı yollar da var. Doğayla iç çe bir gün geçirebilir, sevdiklerinizle birlikte bir yürüyüşe çıkıp temiz hava alabilirsiniz. Kendi ellerinizle bir hediye hazırlayabilir, küçük ama anlamlı bir not yazabilirsiniz. Sevdiklerinizle vakit geçirip sadece romantik aşkı değil, tüm sevgileri kutlayabilirsiniz. Gönüllülük yaparak başkalarına yardım edebilir, sevginin yalnızca romantik ilişkilerde değil, yardımlaşmada da var olduğunu gösterebilirsiniz.
Dijital çağda kutlamalar da değişti. Günümüzde insanlar, sosyal medya ve mesajlaşma uygulamaları sayesinde sevgilerini daha kolay ifade edebiliyor. Sevgiliye özel dijital kartlar ya da videolar hazırlanıyor. Uzakta olan sevdiklerimizle video görüşmeleri yapılıyor. Online oyunlar veya etkinlikler sayesinde birlikte vakit geçirilebiliyor.
Ancak bu özel gün, herkes için mutlu anlar yaratmıyor olabilir. Sevgililer Günü, yalnızlar için zorlayıcı bir gün olabilir ve bu da göz ardı edilmemeli. Bekâr olanlar ya da zor zamanlardan geçenler için sosyal medya baskısı can sıkıcı hale gelebiliyor. Mükemmel çiftlerin paylaşımlarını görmek, bazen yalnızlık hissini artırabilir. Ama unutulmamalıdır ki Sevgililer Günü sadece romantik aşklar için değil, her türlü sevgi için bir fırsattır. Kendinize vakit ayırın, sevdiğiniz şeyleri yapın ve en önemlisi, kendi mutluluğunuza odaklanın.
Sevgililer Günü, aşkı ve sevgiyi kutlamak için bir fırsat sunuyor. Ancak unutmamalıyız ki sevgi, yalnızca bir güne sığdırılacak kadar küçük değildir. Gerçek sevgi, günlük hayatın içinde, küçük jestlerde, samimi sözlerde ve paylaşılan anlarda saklıdır. Bu yüzden, sadece 14 Şubat’ta değil, her gün sevdiklerinize değer verin ve sevginizi göstermek için bir fırsat yaratın. Çünkü aslolan, her günü Sevgililer Günü gibi yaşamaktır.