Emekli ikramiyeleri konuşuluyor. 3 bin liradan 4 bin liraya çıkarıldığı açıklandığında hükümet sözcüleri yine “bütçeye yük” olduğundan söz etti. Oysaki ilk verildiği 2018 yılındaki seviyesini, asgari ücrete göre korusaydı 13 bin lira, enfl asyon artışına göre korusaydı 9 bin liradan fazla olması gerekiyordu. Dahası, mevcut aylıklar, ikramiyelerin tutarı da dahil, genel tabloyu değiştirmiyor. Emeklinin maaşı 22 yılda, kişi başına milli gelirin yüzde 57’isinden 37’sine gerilemiş durumda. Hatta en düşük emekli aylığını baz alırsak %29’una gerilemiş durumda. Strateji Bütçe Başkanlığı’nın haftalık veriler dosyasında 2002 maaş düzeyleri ile 2005 düzeyi veriliyor. Tablodaki diğer maaşların asgari ücrete oranı, ayrıca diğer maaşların birbirlerine oranına bakıldığında çok derin değişimler, kayıplar dikkati çekiyor. Durum şöyle:
- Hemen her grupta en yüksek ücret ile en düşük ücret birbirine yaklaşmış. Ancak bu; en düşük ücretin yükseğe yaklaştırılmasıyla olmamış, aksine yüksek ücret en düşüğe yaklaştırılarak olmuş. Bunun en çarpıcı sonucu asgari ücretin ortalama ücrete dönüşmesi. Yüksek artışa rağmen asgari ücretin alım gücünü koruyamamasının nedeni ise artışların tartışmalı enflasyona göre yapılması. Esasında zam oranlarına bakarsak enfl asyon altında kalan kesim yok, çalışanın, emeklilerin refah düzeyi artmış olsun. Ama öyle değil! Emeklide kayıp facia düzeyinde.
- Asgari ücretin ortalama ücrete dönüştüğü süreçte, (Bağ – Kur tarım emeklileri dışında) bütün ücret ve maaş türlerinin asgari ücrete oranında büyük kayıp yaşanmış. 2002 – 2025 ortalama aylıklar, ücretler arasındaki oransal ilişkideki değişim, zaten var olan dengesizliğin olağanüstü ölçülerde bozulmaya uğradığını gösteriyor. Hemen hemen hiçbir ücret – maaş oranı 2002 yılındaki düzeyini korumuyor. Bazı maaş ve ücretlerde bozulma çok derin.
- 2002’de ortalama Emekli Sandığı aylığı asgari ücretin %272,4’ü seviyesindeyken, bugün bu oran %93’ü düzeyine gerilemiş. Başka bir ifade ile emekli sandığı aylığı asgari ücretin iki katından fazlayken, asgari ücretin altına gerilemiş. Yine en düşük SSK emekli aylığı asgari ücretin %139.4’ü iken, şimdi bu oran %71.4’e düşmüş. Ortalama memur maaşı 2002’de asgari ücretin 3 katından fazlaymış. 2025’te fark iki kata inmiş.
- En düşük memur maaşının asgari ücrete oranı %212,7’den %197,8’e gerilemiş.
- En yüksek memur maaşının asgari ücrete oranı %1.688’den %777,2’ye gerilemiş.
- Ortalama memur maaşı asgari ücretin %313.6’sıyken, %224,4’üne gerilemiş.
- Ortalama kamu işçisi aylığı asgari ücret karşısında 351,6 puan gerilemiş. En düşük SSK emekli aylığı 68 puan kaybetmiş. En düşük emekli sandığı aylığı 129,5, ortalama emekli sandığı aylığı 179,4 puan kaybetmiş.
- Dengeler sadece asgari ücret yönünden değil, diğer ücret maaş türleri de kendi içinde altüst oluş yaşamış. Hiç birisi 2002 başlangıç dönemi oranını korumuyor. Ortalama kamu işçisi ücretinin ortalama memur maaşına oranı % 175,1’den % 88’e gerilemiş.
- En düşük emekli sandığı aylığının en düşük SSK emekli aylığına oranı % 146,5’ten % 104,8’e gerilemiş.
- Ortalama emekli sandığı aylığının ortalama memur maaşına oranı %86,9’dan %41,4’e gerilemiş. Özeti bir memur emeklisi emekliye ayrıldığında çalışırken aldığı ücretin yüzde 86,9’unu alabilirken bugün %41,4’ünü alabiliyor.
- 2002 yılında kişi başına gelir 5.399 lira. En düşük SSK emekli aylığı (257 lira X 12 ay), yıllık olarak 3 bin 84 lira. Yani en düşük maaşlı SSK emeklisinin yıllık geliri ortalama milli gelirin yüzde 57’sine denk geliyor. 2024 için bu rakam %37,5!
- TÜİK’in açıkladığı kişi başına gelir 2024 için 507 bin lira. 2024’te en düşük emekli aylığının (12.500) yıllığı 150 bin lira ediyor. Bunun ortalama milli gelire oranı %29,6! 4 milyon emekli, ortalama kişi başına gelirin 3’te 1’inden dahi az bir gelirle yaşıyor!