“Teknolojiyi ve inovasyonu daha eşit, daha adil ve sürdürülebilir bir geleceğin anahtarı olarak görüyoruz” diyen Samsung Electronics Türkiye Başkan Yardımcısı Murat Azdemir, “Gelecek demek gençlerimiz demek. Gençlerimizi dijital becerilerle donatarak potansiyellerini tam olarak gerçekleştirmelerini ve olumlu sosyal değişimlere öncülük etmelerine yardımcı olmayı önemsiyoruz” yorumlarını yapıyor.
Samsung Electronics Türkiye’nin UNDP Türkiye iş birliğiyle, gençleri dijital becerilerle geleceğe hazırlamak amacıyla hayata geçirdiği ‘‘Innovation Campus’’ programı 5 yılda binlerce öğrenciye ulaştı. 18-29 yaş aralığındaki iş arayışındaki gençleri hedefl eyen Innovation Campus programına 5 yılda 81 il, 200 üniversiteden 24 binden fazla kişi başvurdu. Programdan bugüne dek 434 genç mezun oldu. Samsung’un inovasyon ve sorumlu yapay zekâ bilgi birikimini aktardığı, UNDP Türkiye’nin Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları odağı ile güçlendirdiği Innovation Campus programı kapsamında 2030’a kadar her yıl öğrenci sayısını yüzdea 30 oranında artırmak hedefl eniyor. “Teknolojiyi ve inovasyonu daha eşit, daha adil ve sürdürülebilir bir geleceğin anahtarı olarak görüyoruz” diyen Samsung Electronics Türkiye Başkan Yardımcısı Murat Azdemir, “Bu alandaki birikimimizi, uzmanlığımızı, deneyimimizi ve geniş ekosistemimizi daha yaşanılır bir geleceği inşa etme amacıyla kullanmayı öncelikli görevimiz olarak görüyoruz. Gelecek demek gençlerimiz demek. Gençlerimizi dijital becerilerle donatarak potansiyellerini tam olarak gerçekleştirmelerini ve olumlu sosyal değişimlere öncülük etmelerine yardımcı olmayı önemsiyoruz” yorumlarını yapıyor. Sözü Azdemir’e verelim:
Herkes için daha iyi bir dünya inşa edilmesine katkı sunuyoruz
“Samsung olarak Türkiye’de 2009 yılından beri faaliyet gösteriyoruz. Teknoloji üretici kimliğimizin yanında aslında faaliyet gösterdiğimiz her ülkede var olan bir kimliğimiz daha var: iyi bir kurumsal vatandaş olmak. Bu anlamda Türkiye’de de toplumsal ve çevresel konularda önemli yatırımlar yaparak, daha iyi bir dünya inşa etmek için emek veriyor, değer yaratıyoruz. Samsung 30 yıl önce, 1995’te kendi bünyesinde bir ‘Kurumsal Vatandaşlık’ birimi oluşturdu ve 30 yıldan bu yana bu birimin liderliğinde dünyanın pek çok yerinde projelere imza atıldı. Bu projelerde ‘Together Tomorrow / Enabling People’ vizyonu ile gelecek nesillere sahip oldukları potansiyellerini gerçekleştirmeleri için destek oluyor, kapsamlı eğitim programları sunarak herkes için daha iyi bir dünya inşa edilmesine katkı sunuyoruz. 2019 yılında Samsung küresel tüm bu programları Innovation Campus çatısı altında toplayıp yeniden yapılandırdı. Biz de Samsung Türkiye olarak 2019 yılında bu küresel programı Türkiye’de UNDP Türkiye iş ortaklığı ile hayat geçirdik. Innovation Campus ile geleceği şekillendiren meslekler ve ihtiyaç duyulan beceriler konusunda gençleri destekliyoruz. Bugün 33 ülkede yer alan 43 merkezde aktif bir kurumsal sosyal sorumluluk programı olan Innovation Campus ile 18-29 yaş arayışında olan gençleri hedefliyoruz. Türkiye’de proje hayata geçirilince ilk etapta İTÜ, ODTÜ gibi ülkemizin önde gelen üniversiteleriyle iş birliği yaparak bu üniversitelerde okuyan gençlere ulaştık. Innovation Campus programından bugüne dek 434 gencimiz başarıyla mezun oldu. Eğitimde fırsat eşitliğini desteklemek amacıyla Türkiye genelinde programın kapsayıcılığını artırarak daha fazla gence dokunmak istiyoruz. Bu doğrultuda önümüzdeki 5 yıl için mezun sayısını her yıl en az yüzde 30 artırmayı hedefl iyoruz.”
“Programdan mezun olan gençlerin yüzde 90’I iş buldu veya iş kurdu”
Innovation Campus programı 2019 yılında önce globalde, akabinde de Türkiye’de başladı. 2 yıl önce yaşadığımız Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından da hızla aksiyon aldık ve depremden etkilenen bölgelerdeki gençlerimizi desteklemek için eğitim programımızı yeniden yapılandırdık. Eğitim programımızda her ülkede olduğu gibi Samsung global eğitim müfredatını uyguluyoruz. Hızlı değişen teknolojik gelişmeleri de programa hemen adapte ediyoruz. Eğitim programı 350 saat yapay zekâ, 240 saat nesnelerin interneti, 87 saat kodlama ve programlama gibi ileri teknolojileri içeriyor. Türkiye’de UNDP Türkiye ile uzun süredir devam eden ortaklığımız, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’na yönelik çözüm üretme odağıyla Innovation Campus’un hayata geçirildiği tüm ülkeler arasında en iyi uygulama olarak gösteriliyor. Programdan mezun olan gençlerin yüzde 90’ı iş buldu veya iş kurdu. İstihdam oranları, Türkiye hatta dünya ortalamasının bile çok çok üstünde yer alıyor. Programın Türkiye’de bizim için asıl fark yaratan tarafı ise kadın katılımcılarımıza öncelik vermemiz. Eğitim alan öğrencilerimizin yüzde 51’i kadın. Bu oranı önümüzdeki dönemde daha da artırmayı hedefl iyoruz.”
■Yapay zekâda toplumsal cinsiyet eşitliği şart
"Yapay zekâ tüm dünyada sektörleri dönüştürmeye devam ederken, gelişiminin toplumsal değerlerle, özellikle de toplumsal cinsiyet eşitliği ile ilgili değerlerle uyumlu olması çok önemli. Ne yazık ki, yapay zekā teknolojileri genellikle toplumda mevcut olan cinsiyet önyargılarını da yansıtıyor. Kadınlar yapay zekä geliştirme ile ilgili STEM alanlarında büyük ölçüde yetersiz temsil ediliyor. Bu engellerin üstesinden gelmek için yapay zekáda toplumsal cinsiyet eşitliğine yönelik farkındalık eğitimleri veriyoruz. Kadınlara özel açılan yapay zekä sınıflarının yanında kadın katılımcı sayısını daha da artırmayı önceliklendiriyoruz."
■Yeni meslekler büyük bir dijital beceri açığını beraberinde getirecek
"Dünya Ekonomik Forumu'nun Geleceğin Meslekleri 2025 Raporu'na göre, dünyada işverenlerin yüzde 60'ı önümüzdeki 5 yıl içinde en büyük trend olarak dijital iş dönüşümünü görüyor. Türkiye'de ise bu oran yüzde 62 ile dünya ortalamasının üstünde. Yeni becerilere ihtiyaç duyulacağını söyleyenlerin oranı ise globalde yüzde 39 iken Türkiye'de yüzde 44. Innovation Campus programı da bu giderek artan beceri açığını kapamaya yardımcı olmak için tasarlanan bir program olarak öne çıkıyor. Yapay zekâ günlük, rutin, tekrar eden işleri üstlenirken teknolojiyi kullanan yine insan olacak. Ortaya çıkacak yeni meslekler ve iş alanlan büyük bir dijital beceri açığını da beraberinde getirecek. Dolayısı ile çocuklarımızı ve gençlerimizi dijital beceriler kazandırarak onları geleceğin dünyasına hazırlamayı hepimizin sorumluluğu olarak görüyoruz."
■Türk gençlerinin potansiyeli çok yüksek
"Mezunlarımızın başanlarıyla gurur duyuyoruz ayrıca Türk gençlerinin potansiyelinin çok yüksek olduğunu düşünüyoruz. Bir çok başarılı proje geliştirildi. Ömeğin, Bir mezunumuz Ahmet Furkan Bayram, Karadeniz Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği mezunu ve derin öğrenme teknolojileri üzerine çalışıyor. Bitirme projesinde mamografi ve standartlaştırılmış BI-RADS sistemini kullanarak erken meme kanseri tespitini geliştirmeyi hedefledi. Projesi, doğru ve verimli tanıya yardımcı olmak için mamografik görüntüleri sınıflandırmaya odaklanıyor. Ahmet bu projeyi bir start-up'a dönüştürdü ve TÜBİTAK 1812 Girişimcilik desteği ve 'Mükemmeliyet Mührü' almaya hak kazandı."