KÖRFEZ Döküm ve Körfez Boru’nun sahibi Yusuf Alan ile şirketin finans sorumlusu Mebrure Alan’ın 3 çocuğundan biri olan Bahar Alan, ODTÜ Endüstri Mühendisliği’ni bitirdikten sonra iş sağlığı ve güvenliği ile işletme alanında lisans üstü eğitimini tamamladı.
Bahar Alan, başlangıçta aile şirketi yerine Atos ve Koç Sistem’de 20 yıla yakın çalıştı. Sonra aile şirketi Körfez Döküm’e geçti, bir süre orada görev yapmanın ardından ayrılıp danışmanlık şirketi kurdu. Baba Yusuf Alan, kızına destek verdi:
- İlk müşterin ben olurum…
Bahar Alan, birikimleriyle Ayvalık’ta yatırım amaçlı 200 dönüm zeytin bahçesi satın aldı. Bahçesinin zeytinlerini sıktırmak üzere 7-8 dolayında fabrikayı denedi. Hiçbirinden yüzde 100 memnun kalmadı. Zeytinyağı üretimi konusunda eğitim almak üzere California’nın (ABD) yolunu tuttu.

California’daki eğitimi sonrasında zeytinyağı tadım uzmanı oldu. Dünya çapında “tadım jürileri”ne davet alacak düzeyde kendini geliştirdi. Derken ailesinin de desteğiyle Ayvalık’ta zeytinyağı üretim tesisi kurmak üzere kolları sıvadı.
Aldığı eğitimin sağladığı bilgi birikimiyle tesis konusunda seçimin yaptı:
- İtalya’dan “susuz soğuk sıkım” teknolojisini getirip Ayvalık’ta tesisi kurmalıyım.
Bu teknolojiyi seçmesini şu gerekçeye dayandırdı:
- Susuz soğuk sıkım yöntemiyle üretim, zeytinyağında daha yüksek polifenol (antioksidan özellikli bileşen) çıkabiliyor.
Bahar Alan’ın zeytinyağı tesisi kurma hazırlıkları sırasında iktisat mezunu, Körfez Döküm’ün finans bölümününbaşında olan annesi Mebrure Alan kızına takıldı:
- Kızım yağcı mı olacaksın?
Bahar Alan, Ayvalık’ta tesis yatırımı yaparken 2017 yılında markasını da oluşturan “NovaVera” adlı şirketini kurdu. Artık iyiden iyiye zeytinyağı üretimine odaklanma yolunda ilerlerken, Manisa Salihli’de zeytin bahçesi alımı yaptı. Salihli’deki bahçe büyüklüğü 1400 dönüme ulaştı.
Ramazan Bayramı öncesi Kavaklıdere’de görev yaptığı dönemden tanıdığım gıda yüksek mühendisi Elif Erol aradı:
- Bir süredir NovaVera adlı zeytinyağı şirketi ve markasının kurucusu Bahar Alan’la çalışıyorum. Gazeteye ziyaretinize gelmek istiyoruz.
Gazeteye ziyaretleri vesilesiyle haberlerden, yazılanlardan okuduğum, bildiğim Bahar Alan’ı tanıdım, öyküsünü Ruhi Sanyer’le birlikte kendisinden dinledik. Bahar Alan, zeytinyağındaki polifenol oranlarıyla ilgili şu bilgiyi verdi:
- Rakımı nispeten yüksek alanda, susuz yetişen zeytinden elde edilen yağın polifenolü daha yüksek olur.
- Zeytin ağacını sulayınca daha fazla zeytinyağı elde etmek mümkün. O zaman polifenol oranı azalıyor.
- Ayvalık’taki soğuk sıkım zeytinyağlarında ortalama polifenol miktarı 250 miligramdır. Bizim teknolojiyle geçen yıl 500 miligram elde ettik.
Salihli’deki 1400 dönüm zeytinliklerinin nispeten yüksek rakımlı bölgede olduğunu kaydetti:
- Zeytindostu Derneği Bilim Kurulu Başkanı Prof. Mücahit Taha Özkaya’dan öğrendiklerimizle Milas’ın Memecik zeytinini işliyoruz. Trilye cinsi zeytin ve Antalya’nın Tavşan Yüreği de işlediğimiz zeytinler arasında.
Kendisine ait zeytinliklerde toplam 55 bin ağaç olduğunu, bahçelerin bir bölümünde organik üretim yapabildiklerini vurguladı:
- Zeytinyağı üretimine ilk yıl 35 ton ile başladık. Ortalama yıllık üretimimiz 150 ton. 2024’te verim yüksekti, 180 ton zeytinyağı ürettik.
ABD ve AB ülkelerinde ihracat yaptıklarını kaydetti:
- 12 ülkeye ihracatımız var. Ürünlerimiz Amazon’da “Amazon Choise” listesine girdi.
İhracatta kilo başına gelir düzeyini merak ettim, paylaştı:
- Ortalama 4 dolar civarında seyrediyor. “Yok yılı”nda kilo başına ihracat gelirimiz 8 doları bulabiliyor.
Bahar Alan, 200 dönümlük yatırım amaçlı bahçe ile yola çıktığı zeytincilikte 9 yılda 1600 dönüme ulaştı… “Tadım uzmanı” noktasına varıncaya kadar zeytinyağı eğitimini aldı…
Ayvalık’a sonradan girmesine rağmen, zeytinyağı dünyasının köklü aileleri arasında kendine önemli bir alan açmayı başardı…
Zeytinlik ve fabrika yatırımı 15 milyon doları buldu
NOVAVERA’nın Kurucusu Bahar Alan’a zeytin bahçelerine yaptığı yatırımı sordum, 1400 dönümlük Salihli’yi (Manisa) hesapladı:
- Salihli’deki yatırımımız 6-7 milyon doları buldu.
Ayvalık’taki fabrika yatırımını merak ettim, paylaştı:
- Fabrika yatırımımız 8 milyon dolara ulaştı.
Ulaşmak istediği büyüklüğü sordum, yanıtladı:
- Fabrika için ikinci üretim hattını da aldık. Ancak, şimdilik ölçeğimizi yeterli görüyoruz. Kontrol edemeyeceğimiz büyüklüğe çıkmak istemiyoruz.
28 ülkeden 21 bin ürün yarıştı, ilk 30’dan başlayıp birinci oldu
ELİF Erol, NovaVera’nın kurucusu Bahar Alan’ı tanıtırken “EVOO World Ranking” platformunda ulaştığı başarıya dikkat çekti. Bahar Alan, yarışmadaki başarı grafiğini şöyle anlattı:
- 28 ülkeden 21 bin ürününün yarıştığı platformda ilk yıl ilk 30’a girmiştik. Daha sonra ilk 10’a yükseldik. Ardından ilk 4 derken 2024 yılında birinci olduk.
Şu noktanın altını çizdi:
- Aslında ilk yıl Japonya, ABD; İngiltere, Yunanistan, İspanya derken toplam 25 altın madalya aldık.
“EVOO World Ranking” platformunun sistemini anlattı:
- Bu platform, 28 ülkeden çok sayıda üreticinin 21 bin ürününün bir yıl boyunca yarıştığı 35 farklı zeytinyağı yarışmasının sonuçlarını baz alıyor. Oradan en iyi zeytinyağları ve üreticilerini belirliyor.
NovaVera’nın merkezinin Ayvalık’ta olduğunu kaydetti:
- “EVOO World Ranking” platformunda birinciliği ilk kez ülkemize kazandırmış olduk. “Dünyanın En İyi Üreticisi” olduk.
9 yıl önce ilk ürünlerini elde ettiklerinde dünyada böylesine bir yarışta birinci olabileceklerini hayal bile edemediklerini vurguladı:
- Her yıl çıtamızı biraz daha yükselterek bu noktaya ulaştık. Yakaladığımız birincilikle emeğimizin karşılığını almış olduk.
Zeytini yıkadığımız su ile bahçe suluyoruz
NOVAVERA’nın kurucusu Bahar Alan, zeytinyağı tesisinin çevresel yanını şöyle irdeledi:
- Susuz sıkım yaptığımız için bizde kara su çıkmıyor.
- Prinayı hayvan yemine dönük işlemek üzere bir şirkete veriyoruz.
- Zeytini ilk yıkadığımız suyla da bahçe sulaması yapıyoruz.
- Ayrıca, fabrikamızın çatısında 125 kw’lık güneş enerjisi santralımız (GES) var. O bize yetiyor.
Destek verdiği öğrencilerin duası ona yeter Müftü Efendi

25-30 YIL önceydi… Meslektaşım, Trabzon Yomralı Abdurrahman Yıldırım aradı:
- Çağdaş Gazeteciler Derneği’nin (ÇGD) İstanbul şubesinde Karadeniz müziği buluşması düzenliyoruz. Genç, başarılı sanatçımız Trabzon Maçkalı Volkan Konak bize Karadeniz ezgileri söyleyecek.
Volkan Konak’ın başarı grafiği hep yukarı yönlü seyrederken her TV ekranında gördüğümde Abdurrahman Yıldırım’ın organize ettiği o dinleti buluşmasını anımsadım.
Konak’ın KKTC’de sahnedeyken kalp krizi geçirip hayatını kaybettiğini ilk öğrendiğimde de üzüntümü paylaşmak üzere Yıldırım’ı aradım:
- Çok duygusal bir insandı. Eserlerine de o duyguları yansıyordu zaten.
Sonra sosyal medyada yazılanları okudum, Çatalca Müftüsü Ahmet Mehmetalioğlu’nun skandal paylaşımını gördüm:
- Sahnede gebermiş. Bizim için içen bizim için yanar da elbet…
Müftüye en iyi cevaplardan birini meslektaşım Cengiz Er’in verdiği dikkatimi çekti:
- “Bizim yerimize o yanacak…”
Bir din, Diyanet yetkilisi böyle bir lafı nasıl eder?
Kimin cehennemde yanacağına sen mi karar veriyorsun Müftü Efendi?
Nerede aldın bu dini eğitimi?
Ardından Volkan Konak’a sahnede ilk müdahaleyi yapan doktorun sözlerini okudum:
- 20 sene önceydi, kaldığımız öğrenci yurduna gelip, “Gençler bir ihtiyacınız olduğunda beni direkt arayın”diyerek telefonunu vermiştin. Yardımcı olduğun o genç büyüdü, doktor oldu. Son anlarında seni kurtarmaya çalıştı.
Bu vesileyle Volkan Konak’ın 60 dolayında, çoğu da babasını kaybetmiş öğrenciye burs verdiğini öğrendik.
Konak’a ebedi yolculuğunda yardım ettiği öğrencilerin duası yetmez mi?
Allah rahmet eylesin, mekanın cennet olsun “Kuzeyin Oğlu”…