Sanayide işler iyi gitmiyor. Üretim düştü. Görünen o ki daha da düşecek. Elektrik tüketiminin martta ve nisanda da geriliyor olması hiç hayra alamet değil. Bu kritik dönemde ekonomi yönetimi adım atmayı hiç düşünmüyor mu?
Sanayi üretimi, hem aylık hem yıllık bazda daraldı. Elektrik tüketimi de... Sanayi üretimi ile elektrik tüketimi arasındaki güçlü ilişkiyi göz önüne alırsak, martta da şubata yakın bir daralma yaşanabilir.
Sahadaki gözlemlerimiz de, maalesef verileri destekliyor. Kahramanmaraş'tan genç bir iplik sanayicisinin söylediği çarpıcıydı; "Büyük üreticilerimizden bazıları kapıya kilidi vurdu. Biz şimdilik yarı kapasite ile çalışıyoruz. Ama bizde de bir haftadır telefon çalmıyor!" Plastik-kauçuk sektöründe iş yapan bir KOBİ patronu, "Kafamdan dumanlar çıkıyor" dedi; "Bayram öncesinden çalışanlara borcum kaldı ve hiç yeni sipariş yok!" Sakarya'da yüksek teknolojili metal kesme makineleri üreticisi; "Sipariş bıçakla kesilir gibi kesildi. Gelen bir-iki siparişi de Çin'in finansman gücü karşısında onlara kaptırıyoruz. Üretici değil, oyuncakçı olduk." Otomotivci, "İçeride 19 Mart. Dışarıda 2 Nisan. Tam faiz indirimleri başladı, yazdan sonra işler açılır umuduyla nefesimizi tutmuştuk ki, krizler peş peşe geldi. Adeta suyun içine doğru başımızı bir kere daha bastırdılar. Cesaretimiz kırıldı" diyordu.
ABD'li ünlü psikolog Rollo May, cesaretin önemini şöyle vurguluyor: "Bir seçimle yüz yüzeyiz. Dayanaklarımızın sarsıldığını hissedince, korku ve panik içinde geri mi çekileceğiz? Yoksa, kökten bir değişiklik karşısında duyarlılığımızı ve sorumluluğumuzu koruyabilmek için sahip olmamız gereken cesarete sımsıkı sarılabilecek miyiz? "
Sanayicinin 'umutsuzluğa rağmen ilerleyebilme' yeteneğine sımsıkı sarılabilmesi için ekonomi yönetiminden sağlam bir destek iyi olmaz mı?