Baştan söyleyelim; bütçenin temeli bozuk ve hedefi belirsiz olduğu için sonuçları da daha işin başında kötü gitmeye başladı.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek nerede?
TÜSİAD olayından beri gören var mı? Görevinde olduğuna göre yurt dışı kaynak arayışlarıyla mı meşgul?... Bayram ikramiyesinde de yok, başka konularda da yok. Hatta çok hoşuna giden vergi denetimleriyle ilgili bilgilendirmesinden de mahrumuz…
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 2025 yılı merkezi yönetim bütçesinin Şubat ayı ve Ocak-Şubat 2025 dönemi verileri yayımlandı.
Bütçenin rakamsal özeti…
Baştan söyleyelim; bütçenin temeli bozuk ve hedefi belirsiz olduğu için sonuçları da daha işin başında kötü gitmeye başladı.
|
|||
Bütçe |
Şubat (Ay İçi) |
Şubat (Kümülatif) |
|
Bütçe geliri |
12.800.325 |
723.425 |
1.640.508 |
Bütçe gideri |
14.731.014 |
1.033.517 |
2.089.859 |
Bütçe dengesi |
-1.930.689 |
-310.092 |
-449.351 |
Tablodan da görüldüğü üzere;
- 2025 yılına ilişkin 14.7 trilyon liralık bütçe giderinin Şubat ayında 1 trilyon lirayı ve 2 ayda da 2 trilyon lirayı aşan kısmı harcanmış,
- Buna karşın 12.8 trilyon lira bütçe gelirinin de şubat ayında 723 milyar lira ve 2 ayda 1.6 trilyon lirayı aşan kısmı tahsil edilmiş.
- Dolayısıyla bütçe açığı Şubat ayında 310 milyar liraya ve 2 ayda da 449 milyar liraya ulaşmış.
- Yani 2 ayda neredeyse bütçe açığı hedefinin dörtte birine yaklaşılmış.
Bütçenin ayrıntılarının seyri…
Önce şunu unutmayalım. Son iki yıldır izlenen bütçe politikalarının temeli Orta Vadeli Programa dayanıyor. Yani OVP ile öngörülen hedefler bir “çıpa” olarak belirlenmiş durumda. Zaten son iki dönem OVP ekine Hükümetin yapacağı işler de başlıklar halinde konuluyor.
Bugüne kadar OVP performanslarının durumu da ortada. Onun için bütçe hedefleri de belirsiz halde…
Bütçe giderleri:
- Toplamda bütçe giderleri geçen yılın şubat ayına göre bu yıl yüzde 50 artmış. Yani 2024 yıl sonu enflasyon oranı aşılmış.
- Şubat ayında frenlenen kalemlerin başında cari transferler ve SGK devlet primi giderleri gelmiş. Devlet bu ödemeleri pas geçmiş. Bütçe zaten transfer bütçesi olduğu halde kısıntıya gidilmiş.
- Ancak enflasyon dönemlerinin tipik mücadele araçlarından birisi olan kamu yatırımlarının durdurulmadığı, aksine sermaye giderlerinin yüzde 100 arttığı ortaya çıkmış. Anlaşılan başta karayolları yatırımları olmak üzere bu tutkudan vazgeçilmemiş.
- 2 aylık kümülatif toplama bakıldığında da sonuç fazla değişmemiş.
Faiz giderleri:
Hükümetin faiz karnesi her geçen gün kötüye gidiyor. Faiz sarmalı şimdi de yurtdışından gelen kaynaklar için de “carry trade” modeliyle devam ediyor.
- Şöyle ki 2025 yılına ait faiz gideri ödeneği 1 trilyon 950 milyar lira, bu rakam 2 trilyonu aşar.
- Bu tutar geçen yıla göre yüzde 155 artışı ifade ediyor.
- 2025 yılının Şubat ayında ödenen faiz 139.7 milyar lira. Bir önceki yılın faiz gideri 54.8 milyar liraya göre yüzde 149 artış olmuş demek.
- Ocak ve şubat ayları faiz gideri ise 302.7 milyar lira olmuş. Geçen yılın 176 milyar faiz ödemesine göre artış yüzde 72.
- 2 aylık faiz giderleri toplam bütçe giderlerinin yüzde 14,5 kısmını oluşturmuş. Yani cari transfer ve personel giderlerinden sonraki en yüksek üçüncü rakam faiz giderleri.
Faiz dışı fazla yerine faiz dışı açığa devam…
Özellikle ekonomik istikrar ve enflasyonla mücadele programlarında en çok dikkat edilen göstergelerden birisi bütçe uygulamalarında “faiz dışı fazla” yaratmaktır. Yani mevcut kamu borç stokunu yeni borçlanma yerine bütçeden yapılacak tasarruflar ile eritmektir. 1994 ve sonrası ekonomik kararlarda uygulanan bu çıpa özellikle şimdilerde tümüyle unutuldu. Bir gün bir ekonomi kurmayından veya bakanından bu kavram ve politika duyulmaz hale geldi.
Tam aksine faiz dışı fazla faiz dışı açığa dönüştü. Yani mevcut kamu borç ödemesini daha fazla borçlanarak karşılama yolu kanıksandı.
Onun için de bu dönem özellikle iç borç stokunun artış hızı durmuyor. Yeni borçlanma ile ilave ve yüksek faize davetiye çıkarılıyor.
Bütçe gelirleri:
- Şubat 2025 yılı bütçe gelirlerinin geçen yıla göre artış oranı yüzde 34,9 ile bütçe giderleri artış oranının çok altında kalmış.
- Şubat ayı vergi gelirlerindeki artış ise yüzde 44.
- Gelir vergisi, özellikle ücret ve mevduat stopajlarındaki artış nedeniyle geçen yılın Şubat ayına göre yüzde 89,2 artmış.
- Ancak Kurumlar Vergisi artış oranı geçen yılın bile yüzde 16,8 gerisinde kalmış. Şirketlerin performansındaki geriye gidiş devam etmiş, bu yılın Nisan ayı da farklı olmayacak gibi.
- İthalde Alınan KDV artış oranı geçen yıla göre yüzde 10’un altında kalmış.
- Bu arada enflasyondaki artış dahilde alınan KDV ve ÖTV artışını korumuş.
- Ocak ve şubat ayları toplam vergi performansı da çok farklı değil.
Sonuç itibariyle; 2025 yılında bütçe gelirlerinde bir artış beklemek hayal. Dolayısıyla bütçe giderlerinde de bir artış beklenmesin.