Yeni dönemde yapılacak en önemli hamlelerden biri Almanlar ile ortak silah üretimi olabilir. Bu fırsatı kaçırmamalıyız.
Orijinal ismi ‘Stockholm International Peace Research Institute’ olan kısaca ‘SIPRI’ olarak adlandırılan ‘Stockholm Uluslararası Barış Araştırma Enstitüsü’, 10 Mart 2025 tarihinde ‘Uluslararası Silah Transferinde Eğilimler-2024’ isimli araştırmasını yayınladı.
Trump’ın dünyaya getirmeye çalıştığı ‘yeni dünya düzeni’ ve bu kapsamda ‘Avrupa’nın kucağına bırakılan savunma harcamalarına’ belki bu rapor içeriğinden yola çıkarak bakmak, yeni dünya düzeninin hem Avrupa’ya hem de Türkiye’ye neleri getirebileceğini görmek açısından önemli olabilir.
SIPRI; çatışma, silahlanma, silah kontrolü ve silahsızlanma araştırmalarına yönelik çalışmalar üreten bağımsız bir uluslararası enstitü. Merkezi Stockholm’de. 1966 yılında kurulan SIPRI, politika yapıcılara, araştırmacılara, medyaya ve ilgilenen halka açık kaynaklara dayalı veri, analiz ve öneriler sunan bir düşünce kuruluşu aynı zamanda. SIPRI, 1966 yılında İsveç Parlamentosu'nun bir kararına dayanarak kurulmuş ve finansmanının önemli bir kısmını da İsveç hükümetinden yıllık bazda hibe şeklinde alıyor.
Rapor dünya silah satışlarını 2015-2019 dönemi ve 2020-2024 dönemi olmak üzere 2 farklı dönem üzerinden incelemiş. Rapor bünyesindeki kıyaslamalar hep bu iki dönem arasında.
Buna göre; 2020-2024 döneminde dünya genelinde silah satışları baz yıl 2015-2019’a göre yüzde 0,6 azalmış.
2020-2024 döneminde dünyanın en büyük 5 silah üretici ülkesi sırasıyla ABD, Rusya, Fransa, Çin ve Almanya olmuş. ABD’nin silah ihracatı her iki dönem arasında yüzde 21 artarken, Rusya’nın ki yüzde 64 düşmüş. Fransa’nın silah ihracatı yüzde 11 artmış. ABD, 2020-2024 arası dönemde küresel silah ihracatında yüzde 43'lük payıyla açık ara en büyük büyük silah ihracatçısı konumunda.
2020-2024 döneminde dünyada en büyük 5 silah ithalatçısı ülke ise Ukrayna, Hindistan, Katar, Suudi Arabistan ve Pakistan olmuş. Bunlar içinde aktif savaşta olan tek ülke Ukrayna. Asya ve Okyanusya 2020-2024 döneminde tüm silah ithalatının yüzde 33’ünü tek başına yapmış. Bunları yüzde 28 ile Avrupa, yüzde 27 ile Ortadoğu bölgesi takip etmiş.
Savaştaki Ukrayna 2020-2024 döneminde dünya silah ithalatının tek başına yüzde 8,8’ini üstlenmiş. Birçok ülke Rusya’nın 2022’deki işgaline bir karşılık yardım olarak Ukrayna’ya silah sağlamış. Ukrayna halihazırda 2020-24 arası dönemde dünyanın en büyük 10 silah ithalatçısı arasında yer alan tek Avrupa devleti.
Trump kendi döneminde Ukrayna’ya silah sevkiyatını durduracağını söyledi. ABD silahlarının en büyük alıcılarından biri Ukrayna. Aşağıdaki tabloya göre yüzde 9,3’lük paya sahip. Bu silahların neredeyse tamamının hibe olarak verildiğini biliyoruz. Zaten sorun da burada. ABD en büyük sevkiyatlardan birini Ukrayna’ya yapıyor ancak bundan bir para almıyor. Ticaret gözüyle baktığımızda külliyen zarar. Oysa ABD silahlarının dünyada pek çok başka ülkede tercih edildiğini biliyoruz. Çok açık ki yeni ABD yönetimi bu maliyete katlanmak istemiyor artık.
Almanya açısından baktığımızda; tabloya göre Alman silahlarının 1 numaralı alıcısı Ukrayna ve payı yüzde 19. Ve yine bildiğimiz kadarıyla Almanya bu silahları hibe olarak gönderiyor. ABD’nin Ukrayna savunmasından çıktığı bir yerde ABD yerine birçok Avrupa ülkesinin bu açığı gidermesi gerekiyor. Ancak bunu bedelsiz olarak yapmaları gerekecek. İşte böyle bir durumda Almanya’nın ayıracağı savunma harcamalarının önemli bir kısmının Ukrayna’ya hibe edilecek silahlar olması kaçınılmaz gözüküyor. Üstelik ABD’nin olmadığı bir yapıda Ukrayna’nın savaşı kazanabilme ihtimali de çok düşük. Uzun dönemde Almanya ekonomisi için büyük bir kara delik olabilir bu yeni dünya düzeni.
Türkiye özeline geldiğimizde Türkiye dünyanın en büyük silah ithalatçıları sıralamasında 22’nci sırada. 2015-2019 döneminde yüzde 1,7 olan payı, 2020-2024 döneminde yüzde 1,1’e düşmüş. Önemli bir azalış var. Türkiye’de yerli ve milli silah sanayi hamlesi epey işe yaramış gözüküyor. En büyük tedarikçimiz yüzde 34 paya sahip olan İspanya. İkinci sırada yüzde 24’lük pay ile İtalya geliyor. Baykar’ın İtalyan şirketini satın almasının buna nasıl bir etkisi olacağını sonraki yıl raporlarından tespit edeceğiz. Ancak önemli bir stratejik hamle gibi duruyor. Üçüncü sırada yüzde 19’luk pay ile Almanya geliyor. Almanya Türkiye’ye bu konuda net ihracatçı. Almanya’nın artan savunma harcamalarından kısa dönemde önemli bir pay almak Türkiye açısından çok mümkün gözükmüyor. Rapora göre Türkiye yeni silah tedarikçilerinden biri ve Afrika coğrafyasında etkisini artırmak için silah ihracatından da yararlanıyor. Bu bölge kesinlikle daha fazla ilerlemeyi hak ediyor.
Yeni dönemde yapılacak en önemli hamlelerden biri Almanlar ile ortak silah üretimi olabilir. Bu fırsatı kaçırmamalıyız.