DUYGU GÖKSU/İZMİR
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkan Vekili Hakan Ürün, mevcut ticari kredi faiz oranlarının işverene maliyetinin yüzde 75’lere varmasıyla üretimin adeta imkansızlaştığını dile getirdi.
EBSO’nun nisan ayı olağan meclis toplantısında konuşan Ürün, konunun Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ev sahipliğinde yapılan 7 bölge toplantısında da gündeme geldiğini hatırlatarak, “Toplantıda öne çıkan 3 temel sorun finansmana erişimde yaşanan zorluklar, zirai don felaketi ve artan girdi maliyetlerinin özellikle emek yoğun sektörlerde yol açtığı problemler olarak sıralandı. Yüzde 49’a artırılan politika faizi karşısında ticari kredi faiz oranı en az 10 puan arttı. Bunun işverene maliyetinin yüzde 75’lere varmasıyla üretim adeta imkansızlaştı.” diye konuştu.
Ekonomide dengeler yerine gelmediği sürece finansman talebinin devam edeceğini vurgulayan Ürün, “Artan faize rağmen kredi çekmek istesek ve bu maliyete razı olsak bile istediğimiz miktarı da çekemiyoruz. Şu artık görülmeli; enflasyonla mücadele süresi uzadıkça, reel sektörün dayanıklılığı da giderek azalıyor. O nedenle, üretici ve ihracatçı nezdinde finansmana erişim ivedilikle kolaylaştırılmalı ve maliyetler makul seviyelere çekilmeli.” dedi.
“Bakanlıklar bizleri yönlendirmeli”
Tarımsal ve sanayi üretiminde yaşanan sorunların bir an evvel giderilmesi ve reel sektörün güçlendirilmesinin Trump dönemi ile başlayan tarife savaşlarında büyük önem taşıdığına dikkat çeken Ürün, “ABD, Çin'e uyguladığı gümrük tarifesini yüzde 145'e, Pekin de yüzde 125'e kadar çıkarmıştı. Çin hariç 75'den fazla ülke için ek tarifeler 90 gün durduruldu. Henüz işin nereye evrileceği belirsiz. Trump geri adım atıyor iddialarının yanı sıra son günlerdeki müzakere söylemlerini de Çin yalanlıyor. Hal böyleyken, rekabet halinde olduğumuz ülkelere uygulanacak yüzde 10’un üstünde kalan yüksek tarifeler bizler için bir fırsat gibi görünürken, Çin’in AB gibi ülkelere yönelik yeni pazar arayışları fiyat rekabeti açısından bizi sıkıntıya sokabilecek nitelikte. O nedenle, Ticaret Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, doğru hamlelerle bizleri yönlendirmeli ve faaliyetlerimizi sürdürmeyi zorlaştıran koşulların bir an evvel iyileştirilmesi için somut adımlar atılmalı.” değerlendirmelerinde bulundu.
“Türkiye’nin yeni petrokimya kaynağını çöpte aramalıyız”
EBSO meclis toplantısına konuk olarak katılan Ege Plastik Sanayicileri Derneği (EGEPLASDER) Yönetim Kurulu Başkanı ve Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) Başkan Yardımcısı Şener Gençer, Türkiye plastik sektörünün Avrupa’nın ikinci, dünyanın altıncı büyük üretim gücüne sahip olduğunu hatırlatarak, “Türk plastik sektörü, petrokimyasal hammaddede yerli üretimin yüzde 7 seviyesine kadar düşmesi ile ithalata en yüksek derecede bağımlılık dönemini yaşıyor. Sektörün tek yerli hammadde üreticisi Petkim’in pazar payı yüzde 7 seviyesine kadar düştü. Türkiye başta plastikler olmak üzere atıkların kaynağında ayrıştırılması ve geri dönüşümünde gelişmiş ülkeler seviyesinin çok gerisinde. Sorunun çözülmesi durumunda Türkiye yeni bir petrokimya tesisi kurulmuş gibi, ikinci kalite plastik hammaddesi üretimi gerçekleştirmiş olacak. Kaliteli atıkla Türkiye yeni bir petrokimyaya ulaşabilir. Yeni bir petrokimya istiyorsak, onu çöpte aramalıyız.” dedi.