Altın ve para piyasaları uzmanı Şirin Sarı, Nasıl Bir Ekonomi TV’de yayınlanan Ekonomi Masası’nda altın piyasasını değerlendirdi.
Altının yıla yükselişle başladığını kaydeden Sarı, “Yine de 100 dolarlık bant içerisinde 2.700-2.600 dolar bandı arasında hareket ediyor. Geçen yıl merkez bankalarının altın alımı karşısında bireysel alımlar ve fonlara yayılan genel bir süreç oldu ve yüzde 27 değer kazanımı oldu dolar karşısında. Altın aslında sadece dolar karşısında değer kazanmadı; Euro, sterlin ve birçok para biriminde enflasyonu yenen bir tablo oluşturdu. 2025’te de hem iç piyasada hem dünyada enflasyon kadar bir değerlenme söz konusu olabilir” dedi.
Bununla birlikte dünyada risk iştahının çok yüksek olduğunu belirten Şirin Sarı, “Kripto paralardan bunu görüyoruz. Endeksler düşüyor ABD cephesinde ama Trump’ı bekledikleri bir süreç de var. Tabii Trump’ın ilk 100 günü de çok önemli olacak ama dolar endeksi çok güçlü. Hatta son haftalarda hem dolar endeksinde hem tahvil hem de altın tarafında da yükseliş görüyoruz. Bunu 2024’te dönem dönem yaşamıştık. Bu dönemlerin sonunda yükselişin durduğu taraf, özellikle ABD seçimleri sonrasında altın olmuştu. Dolayısıyla en azından 2025’in ilk çeyreğinde ya da ikinci çeyreğin ortalarına kadar ons altında düşüşün biraz daha baskın olacağını düşünüyorum. Çünkü dolar endeksinde 2022’de gördüğümüz 144-115 bandına yükseliş yeniden gerçekleşebilir. Bu hem Euro/dolar paritesinde hem de altında düşüşü tetikleyebilir” diye konuştu.
Buna karşın hem güvenli liman olarak görüldüğü için hem de enflasyon karşısında paranın değerinin korunması amacıyla altın alındığını kaydeden Sarı, “2025’te hem bireysel yatırımcılar hem merkez bankaları hem de fonlar açısından portföyü en iyi çeşitlendiren enstrüman altın olacak” ifadesini kullandı.