Güldağ: Beklenen vergi yağmuru geldi. Gerçi torba yasa ile gelmesi sürpriz. Güya sadece memur ve emekli maaşları olacaktı torbada. Vergi paketi geldi. Görünen devamı da gelecek. Muhtemelen kurumlar vergisine geldiği gibi Gelir Vergisi’ne de oran artışı gelecek. Sonbaharda beklenebilir. Emlak bu torbada dışarıda tutulmuş, ikinci konuta dahil, orada da bazı ek vergi düzenlemeleri gelebilir. İthal araçta ÖTV artabilir. Bütçe açığı GSYH’nın yüzde 9-10’una doğru gidiyordu. Sağlam bir gelir kaynağı lazımdı.
Ağaoğlu: Saydıklarına bir küçük ekleme de ben yapayım. Bütçeye memurlardan daha fazla yük bindiren, ki memurlardan çok ciddi bir yük geliyor, 4 milyon memur var…
Güldağ: 3,7 milyon toplamda. 500 bini sözleşmeli olmak üzere. Tabii henüz EYT’lilere ödemeler tam devreye girmedi. 2,5 milyon EYT’li var denildi. 1,6 milyon başvurdu. Ancak henüz küçük bir kısmı maaşa bağlanmış görünüyor. Maaşa bağlamalarda seçim sonrası yavaşlama var şikayetleri geliyor.
Ağaoğlu: Söyleyeceğim, memur ve diğer yüklerin yanı sıra KKM ‘yi de eklememiz gerekiyor tabloya. KKM mudilerinin sayısı yanılmıyorsam 2 milyon civarında. Fakat toplam mevduatın önemli bir kısmı; 120-130 milyar dolar…
Güldağ: Alaattin Aktaş hesap etti, 160 ila 180 milyar lira civarında olacak diyor. Sadece haziranda. Temmuz ve ağustos üstüne binecek.
Ağaoğlu: Sayın Şimşek de ‘iyi bir ürün değil en kısa zamanda bitirilecektir’ dedi. Sonra da TL cinsinden KKM problemi Hazine’nin üzerinden Merkez Bankası’na yüklendi.
Güldağ: Bu çok eleştirildi. Para basımı hızlanır, enflasyon körüklenir diye. Sen ne diyorsun?
Ağaoğlu: Şöyle diyeyim; bir iyi, bir de kötü haberim var. İyi haber, kötü günler geride kaldı. Kötü haber, daha kötü günler bizi bekliyor.
Güldağ: Sıkıntı sonbaharda büyüyebilir. Bir yıldan kısa vadeli dış borç 200 milyar doların üstünde. Toparlanmaya başladı ama rezervler 60 milyar dolar ekside. KKM 130 milyar dolara gidiyor. Depremin faturası 100 milyar dolar. Kabaca ihtiyaç 500 milyar dolar. Yaz döneminde döviz konusunda sıkıntımız azalıyor. Ancak dışarıdan daha fazla döviz girmesi için gerekli kanalları açamazsak sonbaharda sıkıntılar büyür. Öte yandan alternatifi neydi? Ne yapılacaktı? İyi-kötü bir rota oluşturuluyor.
Ağaoğlu: Hepsini üst üste koyduğumuzda bu harcamaları devlet bir yerden bulur verir dersek yanılırız. Devlet ya vergiyle bunu toplayacak. Ya da borçlanarak karşılayacak.
Güldağ: 1,1 trilyon liralık ek bütçe yapıldı. İkili bir durum var ortada. Bir yandan memura, emekliye, asgari ücretliye seçim vaatleri tutulmaya çalışılıyor, ücretler yükseliyor. Öbür yandan enflasyonla mücadele, bütçe açığı çok büyümesin diyoruz, vergiler peş peşe geliyor. Bir gaz bir fren. O zaman da ister istemez araba hoplayıp zıplıyor. Mide bulantısı yapıyor.
Ağaoğlu: Neyi bekliyoruz anlamıyorum. Bütçenin yarısı kadar borçlanma imkanı alındı. Ama deyim yerindeyse ucube sistem devam ediyor. Bankalara silah dayayıp düşük faizle bono aldırıyoruz, onunla Hazine’yi fonlamaya çalışıyoruz. Enflasyonla bağlantısı olmayan bir borçlanma sistemimiz var. Söylediğin gibi birtakım politikalar uygulanıyor, lakin politikalar geçmişten kalanların devamı gibi.
Güldağ: İki arada bir derede kaldık. Sonuç alamazsak, başarılamıyor denip, vazgeçilecek.
Ağaoğlu: Korkum kayıt dışı ekonomiyi patlatacak. Artan ücretler, vergi oranları… Bilimsel çalışmalar var, artan vergi oranları tahsilat oranlarını düşürüyor, sizin nette vergi tahsilatınız çok değişmiyor ama kayıt dışı artıyor, kayıt dışı arttığı andan itibaren işiniz çok daha zor oluyor. Çünkü kayıtlı sistemdeki yapacağınız düzenlemeler ve etkileri kayıt dışında etkileyemediği için sizin politikalarınız da etkisizleşiyor. Dediğin gibi ne yardan ne serden vazgeçememe durumu devam ederse bunun bedelini çok pahalı ödeyeceğiz.
Güldağ: Ne yapılabilir?
Ağaoğlu: Önce politika faizini enflasyon beklentilerini düzenleyecek, beklentileri belli bir yere çıpalayarak, yeknasak bir faiz ortamı oluşturacak. 30-35 şu anda, çok yukarısına da gerek yok. Sadece para politikası yok, maliye politikaları da var. Bütünlüklü bir paket ile hiç kimse fedakarlıktan kaçınmayacak ama kemer sıktığımızda da işler normalleşecek ve sonrasında da rahatlayacağız. Buna ikna ettikten sonra çözülmeyecek bir problem yok ortada.
Güldağ: Umarım sonraki adımlar oluşturulmaya çalışılan yeni rotayı net görmemizi sağlar. Yok böyle yalpalaya yalpalaya gidersek endişem ne İsa’ya ne Musa’ya yaranabileceğiz.
Petrolde bu yıl 60’lı rakamlar gelebilir
Güldağ: Petrolde hareketlenmeler var…
Ağaoğlu: Halen daha petrolün düşük seyrinde kalacağını düşünen taraftayım. Amerika’daki faizleri artıyor şu anda, 10 yıllıklar 4’ün üzerine çıktı. Fed de faiz artışından bahsediyor. Temkinli yaklaşıyor olsam da, Fed’den bir faiz artışı gelirse sadece petrol değil altın, gümüş ve diğer emtia da olumsuz etkilenir.
Güldağ: Bizim sanayicilere faydası olur
Ağaoğlu: Bu bizim için iyi bir haber. Petrolün çok yükselmiyor olması yine iyi haber. Türkiye için kısa vadeli fırsat. Amerika’da faizler yükseliyor, o da genel emtia bloğundaki fi yatları aşağı indiriyor.
Güldağ: Tarımsal emtia için durum ne?
Ağaoğlu: Tahıl koridoruyla ilgili sohbetimizde, koridorun devam etmeme riski ile buğday vb. fi yatı artmıştı. Şimdi o fi yat geri geldi. Bu da Türkiye açısından iyi bir haber çünkü net ithalatçıyız orada da.
Güldağ: Sende haberler iyi bu ara…
Ağaoğlu: Emtia tarafı açısından iyi ama faiz masraflarımız açısından kötü. Çünkü eninde sonunda Amerikan tahvilindeki faiz ortamı bizim baz faizimiz. Türkiye risk primi deyince toplam maliyetimiz artıyor. Petrolde halen 60’lı rakamları bekliyorum. Bu yıl içinde.
Güldağ: Nasıl bir yaz piyasası bekliyorsun?
Ağaoğlu: Herkese keyifli tatiller dilerim. Çünkü ekim ayından itibaren bizi zor günler yine bekliyor olacak. Yaz durağan geçecek görünüyor. Tek istisnası Ukrayna-Rusya. Bir de Wagner ve kalıntıları dünyanın başına bela olmaya devam edecek.
Güldağ: Uluslararası bir bankanın emtia bölüm başkanı ile bir iddiam var demiştin. İddia neyin üzerineydi?
Ağaoğlu: Bu yıl içinde 65 dolar görülecek diyorum o 95 doları görecek diyordu. Sebep olarak üretim aksaklıkları vesaire dedi. Bir de Çin’deki talebin çok hızlı artacağı noktasında onun fikri Ben de Çin’deki elektrikli arabaların daha da artacağını buna karşılık toplam talebin de hem faizde hem genel belirsizlikler nedeniyle düşük kalacağını düşünerek 65 dolar tahmininde bulundum.
Altında, gümüş hareketi daha önemli
Güldağ: Kurdaki hareket nedeniyle gram altın rekor kırdı TL bazında. Ons altında nasıl bir beklentin var?
Ağaoğlu: Amerikan faizleri artıyor, bu nedenle altında gerileme var. 1865-1895 dolar son dip seviyesi olur bu turda. Altında yeni rekor için ise biliyorsun gümüşün 30 doları aşması gerekiyor demiştim. Önce 27,27 hatta hatırlarsan 22,22; 24,24; 25,25; 27,27 demiştim. 27,27’yi aşamadığı için altına yeni bir rekor gelmedi, gelemiyor. Orada gümüş bence daha önemli bir gösterge. Ve gümüşte de şu anda bir gerileme var. Gümüş 22,22 altına inmediği, altın da 1865-95’in altına inmediği sürece yeni bir yükseliş ihtimali var. Ama öyle kopup gidecek bir ortam yok artık. Çünkü Amerika’daki faiz maliyeti gerçekten her tarafa sirayet etmeye başladı. Fed o yüzden 1, maksimum 2 faiz artışı ile bu yılı bitirir. Hani yıl sonunda faiz indirimi olacak diyorlardı ya, 2024’ün ikinci yarısına bile sarkabilir faiz indirimleri. O yüzden altın ve gümüşte, fonlama maliyet baskısı nedeniyle, kopup gidecek yönünde bir beklenti yok. Gram altının rekor kırması ile borsa endeksinin rekor kırması arasında ise benim için bir farklılık yok. Bunlar nominal rekorlar. Dolar bazında baktığınızda borsa rekor falan kırmıyor. Enflasyon fiyatlama farkını yansıtıyor.