Şebnem TURHAN
Merkez Bankası şubat PPK’da beklendiği gibi politika faizini yüzde 45’te sabit bıraktı ama faiz indirimi tartışmalarına da son verdi. PPK metninde TL’nin reel değerlenmesinin sağlanacağına yönelik ifade de net bir şekilde yer aldı.
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu şubat toplantısında piyasanın beklentisine uygun olarak politika faizinde değişiklik yapmadı ve yüzde 45’te sabit tuttu. Merkez Bankası, yüzde 45 politika faizini de enfl asyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve beklentiler tahmin aralığına yaklaşana kadar sürdüreceğini belirtirken eğer enfl asyon görünümünde belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülürse de sıkılaşacağını vurguladı. Böylece Merkez Bankası politika faizi indirim tartışmalarına da noktayı koymuş oldu. Son haftalarda artan talep ve yükselen döviz kurlarına karşı da PPK metninde para politikasında kararlı duruşun TL’nin reel değerlenme sürecine katkı vermeyi sürdüreceği ifadesi yer aldı ve uzmanlar ifadeyi Merkez’in elindeki araçları enfl asyonun altında kur artışı olması için kullanacağı şeklinde yorumladı.
Tüketim malı ve altında dengelenme güçlü
Merkez Bankası PPK ocakta mesajını verdiği üzere şubatta politika faizini sabit bıraktı böylece 8 ay sonra ilk kez politika faizi artırılmadı. Hazirandan bu yana faiz yüzde 8,5’ten yüzde 45’e yükseltilmişti. Merkez Bankası PPK her ne kadar faiz artışına gitmese de metinde verdiği mesajlarla sıkı para politikasında ve enfl asyonla mücadelede kararlılığını vurguladı. Öncelikle ocak ayından farklı olarak enfl asyon ve beklentilere ilişkin paragraf tamamen değiştirildi. Ocak ayında enfl asyonun yılın ilk ayına özgü zamana bağlı güncellemeler sonunda enfl asyon tahmin patikasında öngörülen şekilde yükseldiği belirtilen metinde yurtiçi talepte dengelenme sürecinin tüketim malı ve altın ithalatında güçlü, diğer tüketim harcamalarında ilişkin göstergelerdi ise öngörülene kıyasla yavaş seyrettiği kaydedildi. Metinde hizmet fiyatlarındaki katılık, jeopolitik riskler ve gıda fiyatlarının enfl asyon baskılarını canlı tuttuğunu Merkez Bankası’nın enfl asyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarının öngörüler ile uyumunu ve ücret artışlarının etkilerini yakından takip edeceği vurgulandı. Uzmanlar Merkez Bankası’nın iç taleple ilgili gidişattan çok da memnun olmadığını ancak şu an için de beklemeyi tercih ettiğini dile getirdi.
Aylık yüzde 2,5’i aşarsa daha sıkılaşacak
Metinde, politika faizinin mevcut seviyesinin aylık enfl asyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enfl asyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sürdürüleceğinin değerlendirildiği ve enflasyon görünümünde belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası duruşu sıkılaştırılacağı yer aldı. Politika faizinin artık uzun süre yani yıl sonuna kadar yüzde 45 seviyesinde kalacağını vurgulayan uzmanlar indirim tartışmalarına kapının kapatıldığını kaydetti. Uzmanlar, aylık yüzde 2,5-3 seviyesinde enfl asyonun üzerine çıkılması durumunda Merkez Bankası’ndan faiz artışı adımı gelebileceğine dikkat çekerken bu seviyelerin üzerinde bir aylık enflasyonun Merkez Bankası’nın enflasyon raporundaki yılsonu enflasyon tahmini olan yüzde 42’nin üzerine çıkılacağına işaret ediyor. Piyasanın beklentisi yılsonu enflasyon tahmini yüzde 40-44 arasında değişiyor. Uzmanlar her ne kadar Merkez Bankası PPK metninde enfl asyona dair endişelerin sinyali alınsa da aylık enfl asyonun seviyesinin dikkatle takip edileceği ve yüzde 2,5-3 seviyeleri olduğu sürece de yüzde 45 politika faizinde kalmak istediğini vurguladılar. Bazı uzmanlar Merkez Bankası’nın bir sonraki adımının politika faizinde artırım olabileceği yorumu da yaptı.
TL reel olarak değer kazanacak Merkez Bankası PPK metninde en dikkat çeken kısım ise TL’nin reel olarak değerlenmesine yönelik ifade eklenmesi oldu. Son haftalarda seçim sonrası kurların artacağına yönelik beklenti ile vatandaşın döviz talebi artmıştı. PPK metninde dış finansman koşulları, rezervlerin seviyesi, cari dengedeki iyileşme ve Türk lirası varlıklara talep, döviz kuru istikrarına ve para politikasının etkinliğine katkıda bulunmaya devam ettiği kaydedilerek “Para politikasındaki kararlı duruş, dezenfl asyonun ana unsurlarından olan Türk lirası reel değerlenme sürecine katkı vermeyi sürdürecektir” denildi. Bu yeni ifadeyi ekonomistler hem yurtiçi hem de yurtdışına mesaj olarak yorumladı. Bundan sonra Merkez Bankası’nın kurların enflasyondan arındırılmış reel artışını takip edeceği ve TL’deki değer kaybına da bu sınırda izin vereceği olarak yorumları yapılırken yurtdışına da ‘carry trade’ daveti yapıldığına işaret edildi. Uzmanlar, şu an nominal olarak değer kaybeden TL’nin aylık enfl asyona göre ne kadar değer kaybı yaşadığının önemli olacağını vurguladı. Döviz kurları dün de tarihi zirvelerine yakın hareket etti. Dolar/TL 31 seviyesinin Euro/TL ise 33.60 seviyesinin üzerinde seyretti. Ocak ayında TL’nin değer kaybı yüzde 2,7 idi ve enfl asyon karşısında net şekilde TL’de olan kazandı. PPK metninde bunun devam edeceği belirtilirken seçimden sonra ise uzmanlar swap kanallarının bir miktar gevşetilmesini bekliyor. Ve analistlere göre böylece uluslararası yatırımcıların da ‘carry trade’ açısından cazip bulması hedefl eniyor.
Politikalar seçim sonrası değişmeyecek
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın güçlü desteğiyle uyguladıkları politikaların, seçim sonrasında da hedefl er doğrultusunda devam edeceğini belirterek, "Bu çerçevede dolaşıma kasıtlı olarak sunulan spekülasyonlara itibar etmeyiniz" ifadelerini kullandı. Şimşek, Garanti Bankası’nın tahvil ihracına ilişkin bir paylaşımı alıntılayarak, X hesabından değerlendirmelerde bulundu. Şirketlerin uluslararası piyasalarda sermaye benzeri kaynaklara artık daha rahat erişebildiğine dikkati çeken Şimşek, şunları kaydetti: "Programda öngördüğümüz hedefl ere yaklaştıkça ülkemize uzun vadeli ve uygun maliyetli kaynak akışı daha da artacaktır. Sayın Cumhurbaşkanımızın güçlü desteğiyle uyguladığımız politikalar, seçim sonrasında da hedefl erimiz doğrultusunda devam edecek. Bu çerçevede; dolaşıma kasıtlı olarak sunulan spekülasyonlara itibar etmeyiniz."
Yabancı hisse sattı, yerlinin döviz mevduatı geriledi
Merkez Bankası haftalık verilerine göre geçen hafta yabancı yatırımcılar nette 22.1 milyon dolarlık hisse satış işlemi yaptı. Yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatı ise geçen hafta parite etkisinden arındırılmış olarak 615 milyon dolar azaldı. Yurtiçi yerleşik gerçek kişilerin döviz mevduatı parite etkisinden arındırılmış olarak 28 milyon dolar gerilerken tüzel kişilerin döviz mevduatı parite etkisinden arındırılmış olarak 587 milyon dolar azaldı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu verilerine göre de kur korumalı mevduat hacmi geçen hafta 24.5 milyar lira gerileyerez 2.34 trilyon liraya indi. Yabancı yatırımcılar geçen hafta hisse senedinde net satışçı olurken devlet iç borçlanma senetlerinde ise 60.4 milyon dolar net alım gerçekleştirdi.
UZMANLAR PPK KARARINI NASIL YORUMLADI
■ BOZULMA GÖRÜLÜRSE FAİZ ARTIŞI GELEBİLİR
TOBB ETÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Atılım Murat: Merkez Bankası enfl asyon raporunda da işaret ettiği aylık enfl asyon Para Politikası Kurulu metninde de vurgu yapıyor. Ocak ayı enfl asyon beklentilerin üzerinde geldi. Şubat aylık enfl asyon da beklenti üzeri gelebilir ama aylık enfl asyon eğiliminde belirgin bir düşüş görene kadar ve piyasanın enfl asyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yaklaşana kadar sıkı duruşunu devam ettirecek. PPK metninde bu sıkı duruşun ifadesini görüyoruz. Enfl asyonla mücadele konusunda işimizin daha zor ve uzun olduğunu da anlıyoruz. Merkez Bankası yılsonu yüzde 36 tahminin değiştirmedi ama Piyasa Katılımcıları Anketi’nde şubatta 1 puan yükselerek enfl asyon öngörüsü yüzde 42’den yüzde 43’e çıktı. Enfl asyon tahminlerinin yukarı yönlü revizesi sıkı para politikasının seçimden sonra da devam edeceğini gösteriyor. Burada iki kriter var: Aylık enfl asyon ve tahminlerin Merkez Bankası beklentisine yakınsaması. Bunlar gerçekleşene kadar politika faizinde indirim konuşmak için çok erken. Merkez Bankası enfl asyon görünümünde bozulma gördüğü anda bir de seçimden sonra faiz artırımı yapmaktan kaçınmaz.
■ TCMB’DEN TL’DE REEL DEĞERLENME MESAJI
İş Yatırım Araştırma Direktörü Serhat Gürleyen: TCMB şubat Para Piyasası Kurulu (PPK) toplantısında politika faizini yüzde 45 seviyesinde sabit tuttu. Merkez Bankası ocak toplantısında faiz artış döngüsünü sona erdirdiğini açıkladığı için alınan karar sürpriz olmadı. Para Politikası duyurusunda verilen en önemli mesaj: “Para politikasındaki kararlı duruş, dezenfl asyonun ana unsurlarından olan Türk lirası reel değerlenme sürecine katkı vermeyi sürdürecektir” cümlesi. Bu açıklama ile Merkez Bankası “enfl asyon hedefl emesi – dalgalı kur” sistemini bıraktığını ve Türk lirasına reel olarak değer kazandırarak dezenfl asyon sürecini destekleyeceğini net bir dille açıkladı. Yapılan açıklama Türk lirası cinsi varlıkları öne çıkaran piyasa görüşümüz ile uyumlu. Merkez Bankası son aylarda döviz kurunu enfl asyon hedefine paralel yükseltiyordu. Örtülü olarak uyguladığı bu politikayı artık yarı resmi hale getirdi. Faiz kararına ilişkin basın duyurusunun ardından yüzde 43 yılsonu enfl asyon, yüzde 40 yılsonu politika faizi tahminlerimizi koruyoruz. Ara yılda asgari ücret zammı olmayacağını, politika faizinin Ekim ayına kadar düşürülmeyeceğini varsayıyoruz.
MB rezervlerinde düşüş sürüyor
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) toplam rezervleri, 16 Şubat haftasında bir önceki haftaya göre 719 milyon dolar azalışla 134 milyar 208 milyon dolara geriledi. Toplam rezervler 5 haftadır geriliyor. Haftalık para ve banka istatistiklerine göre, 16 Şubat itibarıyla Merkez Bankası brüt döviz rezervleri 274 milyon dolar azalışla 86 milyar 92 milyon dolara düştü. Brüt döviz rezervleri, 9 Şubat'ta 86 milyar 366 milyon dolar seviyesinde bulunuyordu. Bu dönemde altın rezervleri 445 milyon dolar azalışla 48 milyar 561 milyon dolardan 48 milyar 116 milyon dolara geriledi. Merkez Bankasının toplam rezervleri, 16 Şubat haftasında bir önceki haftaya kıyasla 719 milyon dolar düşüşle 134 milyar 927 milyon dolardan 134 milyar 208 milyon dolara geriledi. Merkez Bankası net uluslararası rezervleri de geçen hafta bir önceki haftaya göre 342 milyon dolar düşüş ile 28 milyar 459 milyon dolar oldu.
PPK metninden sadeleşme çıkarıldı
Merkez Bankası PPK metninde, makroihtiyati politikaları piyasa mekanizmasının işlevselliğini ve makro finansal istikrarı koruyacak nitelikte uygulamayı sürdüreceği belirtilerek “Bu çerçevede, kredi büyümesi ve mevduat faizinde öngörülenin dışında gelişmeler olması durumunda parasal aktarım mekanizması desteklenecektir. Parasal sıkılığı desteklemek amacıyla likidite gelişmeleri yakından takip edilerek, sterilizasyon araçları etkin şekilde kullanılacaktır” denildi. Ekonomistler önceki PPK metinlerindeki sadeleşme adımlarının şubat ayında çıkarıldığını söyleyerek bunun yanı sıra piyasadan likidite fazlasını çekmek için de yeni bir yöntemin devreye girmeyeceği mesajını aldıklarını kaydetti.