İZMİR / EKONOMİ
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından düzenlenen “2030’a Doğru Türk Yükseköğretim Vizyonu” toplantılarının dördüncüsü İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ev sahipliğinde yapıldı. YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, istihdama duyarlı programlar kapsamında, sağlıkta ve tarımda dijital teknolojiler ile yeşil dönüşümle ilgili insan kaynağı ihtiyacını karşılamak için yeni programlar üzerinde çalıştıklarını belirterek, istihdama duyarlı olmayan programların tasfiyesini sürdüreceklerini dile getirdi.
Erişilebilir, kaliteli, üretken, araştırmacı, yenilikçi, dijitalleşmeyi, istihdamı destekleyen kurumların yüksek öğretimin geleceğini şekillendireceğini belirten Özvar, “Son yıllardaki hızlı teknolojik değişim, otomasyon ve yapay zekaya dayalı yeni çözümler, en fazla talep edilen kariyer programlarını şekillendiriyor. Türkiye’nin dijital beceri açığının kapatılmasında önemli rol oynayacak programlar açılıyor. Bu sene 17 yeni ön lisans ve lisans programı 20 üniversitemizde 70’i aşkın sayıda açıldı. Tam doluluk oranı ile hizmet vermeye başlayan bu programların sayısını, kalite standartlarını düşürmeden önümüzdeki yıllarda artırmaya devam edeceğiz” dedi.
“Siber güvenlik alanında ihtiyaç duyulan insan kaynağını da artırmak istiyoruz”
İstihdama duyarlı programlar kapsamında sağlıkta ve tarımda dijital teknolojiler ile yeşil dönüşümle ilgili insan kaynağı ihtiyacını karşılamak için yeni programlar üzerinde çalıştıklarını söyleyen Özvar, “Ayrıca kuantum teknolojisinin kullanımıyla büyüyen tehditlere çare olması için siber güvenlik alanında ihtiyaç duyulan insan kaynağını da artırmak istiyoruz. Diğer taraftan istihdama duyarlı olmayan programların tasfiyesini de sürdüreceğiz. Son dönemde açtığımız siber güvenlik meslek yüksek okulları, dijital ve yapay zekâ tabanlı programlar, hazırladığımız Yükseköğretimde Üretken Yapay Zekanın (ÜYZ) Kullanımına Dair Etik Rehber bu yönde attığımız adımlardan bazıları” diye konuştu.
Uluslararası görünürlük ve nispi rekabet üstünlüğü konusunda alınması gereken daha ciddi mesafeler olduğunu dile getiren Özvar, bunun, Türkiye’nin uluslararası öğrenci ve öğretim üyesi çekme kabiliyetini ve küresel akademik camiadaki genel itibarını etkilediğini sözlerine ekledi.
