Esra ÖZARFAT
Avrupa Birliği’nin Yeşil Mutabakat kapsamında Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) raporlama dönemi 1 Ekim itibariyle başladı. 1 Ocak 2026’dan itibaren AB’ye ihracat yapan firmalara, karbon vergisi adı altında ciddi bir mali yükümlülük geliyor. Emisyon verilerinin 31 Aralık 2023, raporların ise 01-31 Ocak 2024 arasında tamamlanarak AB müşterilerine sunulması gerekiyor. Hazırlanan raporlar AB müşterilerinin yetkilendirdiği gümrük görevlileri tarafından SKDM sistemine giriliyor. Bu çerçevede AB pazarına ihraç edilen demir çelik, alüminyum, kimyasal gübre, çimento, elektrik ve hidrojen GTİP numaralarında bulunan ürünlerin raporlama süreci hız kazanırken, Avrupalı müşterilerden de bu yönde talepler gelmeye başladı.
Mavi Yeşil Danışmanlık Sahibi Makbule Çetin, emisyon verilerinin doğru ve hızlı şekilde verilmesinin önemine işaret etti. Hazırlanan raporlara 2026 yılı itibari ile karbon vergisi uygulaması geleceğine işaret eden Çetin, vergiden etkilenmemek için firmaların şimdiden düşük karbonlu üretime geçmesi ve geri dönüştürülmüş hammadde kullanmaya başlaması gerektiğini dile getirdi. Çetin, “Karbon vergisi tehdit değil, fırsattır. Yüksek karbonlu üretim gerçekleştiren Çin gibi Uzakdoğu ülkeleri ile AB pazarında Türkiye olarak rekabet gücümüz artacaktır. Aynı zamanda geri dönüşüm hammadde üretimi büyüyen sektörler arasına girecektir. Yatırımlarını düşük karbonlu ürünlere yönelten firmaların finans kaynaklarına erişebilirliği kolaylaşacak ve yeni pazarlarda varlık gösterecektir” dedi.
“Yeşil dönüşüm ayrı bir başlık altında desteklenmeli”
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Başkanı İbrahim Burkay, AB ülkeleriyle ticarette yeni bir dönemin kapılarının resmen aralanmış olduğunu kaydetti. Üretimin büyük bölümünü üstlenen küçük ve orta ölçekli firmaların, yeşil dönüşüme ve karbon emisyonunu azaltmaya geçiş sürecinde ihtiyaç duyduğu bilgi ve finansman desteğinin bu süreçte çok önemli olduğuna vurgu yapan Burkay, “Bu doğrultuda firmalarımızı sürdürülebilir bir geleceğe hazırlamak üzere Dünya Bankası ile yapılan işbirliği, KOBİ’lerimizi ve teknoloji girişimcilerimizi, sınırda karbon mekanizmasına uyumlu hale getirecektir. Bununla birlikte yeşil dönüşüm sürecindeki firmalarımızın bulundukları yerlerde, yaptıkları makine ve ekipman yenileme, enerji, geri kazanım, atık kullanımı gibi yatırımlar, ayrı bir başlık altında bölge ve şehir farkı gözetilmeden teşvik edilmeli. Emisyon ticareti karbon borsası kurulması sürecinin hızlandırılması, ülkemiz adına yeni fırsatlar doğuracak” diye konuştu.
“Siparişlerde azalma görüyoruz”
Küresel dalgalanma ve yüksek enflasyondan dolayı ihracatçıların zorlu bir dönemden geçtiğine dikkati çeken DOSABSİAD Başkanı Nilüfer Çevikel, enerji ve doğalgaza gelen zamlar, politika faizleri ile reeskont kredi faizleri arasındaki makasın açılması, finansa ulaşımda yaşanan sıkıntılar nedeniyle maliyetlerini düşünen ihracatçıların karbon ayak izini azaltmaya yönelik yatırım planlamakta zorlandığını söyledi. SKDM raporlama sürecinin katı bir şekilde başladığını belirten Çevikel, bu konuda ciddi yatırımlar gerektiğini ifade etti. Çevikel, şunları söyledi: “Siparişlerde ciddi bir azalma görüyoruz. SKDM uygulanmaya başlandı. Ancak doğru raporlama için yatırım gerekiyor. Krediye ulaşmada yaşanan zorluklar, faizlerin artması birçok firmanın önünü kesiyor. SKDM’nin tam uygulanmasıyla sanayide siparişlerin yarı yarıya kesileceğini söyleyebilirim. Ticaret Bakanlığı’nın bu konuda bazı destekleri var. Biz de bunlardan yararlanmak için çalışmalara başlayacağız.”
SİNAN TOPUK: KAMU VE ÖZEL SEKTÖR OLARAK İŞBİRLİĞİ İÇİNDE ÇALIŞACAĞIZ
Sektör olarak SKDM başlığı altında yer aldıklarının altını çizen Bağlantı Elemanları Sanayici ve İş İnsanları Derneği (BESİAD) Başkanı Sinan Topuk, sektörün dünyadaki değişimlere hızlı ayak uydurabilen bir yapıda olduğunu belirterek, günün gerektirdiği teknoloji ve yeni uygulamaları hızlı şekilde devreye aldıklarını kaydetti. Topuk, “Bununla alakalı dernek ve sektör temsilcileri olarak çalışmalar yürütüyoruz. Bu süre zarfında gerek kamu gerekse sektör temsilcileriyle iş birliği içinde çalışarak süreci yürüteceğiz. Bu sayede pazardaki payımızı da artıracağız” dedi.