Nurettin BAKİ
Madencilik konusunda faaliyet gösteren 18 birlik ve derneğin oluşturduğu Maden Platformu Sözcüsü ve Altın Madencileri Derneği Başkanı Mehmet Yılmaz, ülke ekonomisine yıllık yaklaşık 40 milyar dolarlık katkı sağlayan madencilik sektörünün bağlı sektörlerle birlikte 1 milyondan fazla insanı istihdam ettiğini söyledi. Yılmaz, sektörün gerçekleştirdiği milyarlarca dolarlık ihracatla da cari açığın azaltılmasına önemli destekler sunduğunu belirtti.
“Türkiye çok büyük bir yeraltı servetine sahip
Keşfedilmeyi bekleyen 5 bin ton altın rezervinin olduğunu dile getiren Mehmet Yılmaz, “Yıllık 100 milyar dolara ulaşan dış ticaret açığı ekonomimizin yumuşak karnı. Dış ticaret açığının neredeyse tamamı petrol, doğal gaz ve maden ithalatından kaynaklanıyor. Oysa Türkiye çok büyük bir yeraltı servetine sahip. Bilimsel çalışmalar, Türkiye’nin toplam yer altı kaynaklarının bugünkü piyasa değerinin 3,5 trilyon doların üzerinde olduğunu ortaya koyuyor. Altın hariç sadece madencilikten kaynaklanan cari açık yaklaşık 30 milyar dolar. Buna yıllık ortalama 25-30 milyar dolar altını da eklediğimizde 60 milyar dolar madencilik ve madencilikten dolayı oluşan ürünlerden kaynaklı ithalat yükümüz var. Doğal kaynaklarımızı sanayinin ihtiyacı olan hammaddeleri karşılamak üzere harekete geçirirsek cari açık üzerinde olumlu etki yaratacağımıza inanıyoruz. Örneğin, bugün yeraltında keşfedilmeyi bekleyen 5 bin tonun üzerinde altın rezervimiz var. Bu rezervin güncel piyasa değeri ise 275 milyar dolar civarında” diye konuştu. 2025 yılında küresel madencilik piyasasının 2,4 trilyon dolarlık büyüklüğe ulaşmasının beklendiğini ifade eden Maden Platformu Sözcüsü Mehmet Yılmaz, Türkiye’nin yeraltı zenginlikleriyle dünyanın enleri arasında yer aldığını söyledi.
“Küresel madencilik piyasası 2,4 trilyon dolara ulaşacak”
Yılmaz, şöyle konuştu: “Maden Platformu olarak temel hedefimiz, ülkemizin sahip olduğu büyük maden potansiyelini üretim ve ihracata dönüştürmek. 2025 yılında küresel madencilik piyasasının 2,4 trilyon dolarlık büyüklüğe ulaşması bekleniyor. Bu büyümeden ülkemizin hak ettiği payı alması gerekir. Türkiye; dünyanın en büyük mermer ve traverten ihracatçısı, en büyük bor üreticisi ve ihracatçısı, en büyük feldspat ihracatçısı, ikinci büyük krom cevheri ihracatçısı, üçüncü büyük doğal taş üreticisi ve ihracatçısı, yine dünyanın sekizinci büyük çinko üreticisi, 10’uncu büyük kurşun üreticisi. Dünya altın rezervi ülke sıralamasında ise 11’inci. AB ülkeleri arasında en fazla altın üretimi gerçekleştiren ülke konumundayız. Bu rakamlar ülkemizin maden potansiyelini ne şekilde ortaya koyuyor.”
“İHRACATIMIZI ALTIN HARİÇ 15 MİLYAR DOLARA ÇIKARABİLİRİZ”
Madencilik sektörünün üretimini yeteri kadar artırabilmesi durumunda kısa sürede altın hariç 15 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaşabileceğini belirten Mehmet Yılmaz, “Şu an yaklaşık 6,5 milyar dolar civarında ihracatımız var. Ayrıca altın ithalatına da her yıl çok ciddi bedeller ödüyoruz. Eğer üretimimizi önce 50 ton, sonra da 100 tona çıkarırsak dışarıya ödediğimiz on milyarlarca doları ülkemizde yatırım, üretim ve istihdama dönüştürebiliriz. Verdiğim bu rakamlar ülkemizin muazzam maden potansiyelini açıkça ortaya koyuyor. Madencilik sektörü olarak 180 bin istihdama sahibiz, ama madencilikte bunun çarpanı 4’tür. Yani madencilik sektöründe çalışan bir kişi diğer sektörlerde dört kişiye iş imkânı açıyor. 15 milyar dolar ihracat hedefimizi, altında da 100 ton hedefimizi gerçekleştirirsek istihdamı en az üçe katlamayı başarırız” ifadelerine yer verdi.