Hilal SARI
22-24 Ağustos tarihlerinde Johannesburg’da gerçekleşen BRICS Zirvesi’nde kaynaklara göre birliğin genişlemesi konusunda üyeler arasında bazı anlaşmazlıklar yaşanıyor. Gelişmekte olan ülkeleri “borç vererek hakimiyeti altına almak yerine borç vererek kalkındırmak” mottosuyla kurulan Yeni Kalkınma Bankası’nın (NDB) CFO’su Leslie Maasdorp çarşamba günü Reuters’a “Bu zirvede yeni bir üye duyurulmayacak” bilgisini verdi. 2015’te BRICS üyeleri Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika tarafından kurulan bankada Mısır, Bangladeş ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin de hissesi bulunuyor. Başvuru yapan en az 15 ülke olduğu aktarılırken, Suudi Arabistan, Cezayir ve Arjantin’in de başvuru yapan ekonomiler arasında olduğu biliniyor. Yetkililer 40’tan fazla ülkenin BRICS’e katılmayı değerlendirdiğini de aktarıyor.
Çin ve Rusya genişleme istiyor, diğer üyelerin çekinceleri var
Ukrayna Savaşı nedeniyle Batı yaptırımlarına maruz kalan Rusya ve ABD’nin tek taraflı yaptırımlar uyguladığı dünyanın en büyük ikinci ekonomisi Çin, BRICS’in genişlemesini isteyen tarafta. ABD’nin Asya’daki önemli müttefiki Hindistan ve yeni lideriyle Brezilya ise genişleme konusunda çekinceleri olan tarafta. Güney Afrika ise “Genişleme konusunda tutumumuz Çin ile benzer” diyor. Ancak Brezilya, birliğe komşusu Arjantin’in de katılmasını istiyor. Hindistan ise BRICS’in genişlemesine kapıyı kapatmıyor ancak kimin katılacağına ve katılım kurallarının ne olacağına ilişkin bazı çekincelerini öne sürüyor.
Şi’nin iş forumuna katılmaması Batı medyasında geniş yer buldu
Görüşmelerin ilk gününde Brezilya’nın yeni Devlet Başkanı Lula da Silva’nın açıklamaları BRICS ülkeleri arasında bazı uzlaşmazlıklar olduğuna dikkat çekerken, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in zirve kapsamında düzenlenen bir iş forumuna katılmamış olması da, Batı medyasında ‘BRICS’te çatlak’ olarak yorumlar yapılmasına neden oldu. Öte yandan bazı medya kuruluşları Şi’nin sağlığına ilişkin endişeleri de dile getirerek, foruma katılmamasının ardında kişisel sağlık sorunları olabileceğini ima etti. Zirvenin ikinci gününde ise Şi, mevkidaşlarından küresel türbülans ve dönüşüm sürecinde genişlemeyi destekleyerek “birlik olmaya” çağırdı. “Dünya çok ciddi bir dönüşümde, bölünme ve yeniden gruplanma sürecinde. Yeni bir türbülans ve dönüşüm sürecine girdi” ifadelerini kullanan Şi, BRICS’in kuruluş amacının birlik olarak güçlenmek olduğunu hatırlattı.
Pozitif reel faiz veren G. Afrika randı yükselişinin 5. gününde
Çin ile zirve sırasında önemli enerji anlaşmaları yapan Güney Afrika’nın para birimi rand dolar karşısında çarşamba günü 5. günlük yükselişini kaydetti. Dolar/ rand kuru çarşamba TSİ 16:54 itibariyle yüzde 1’in üzerinde düşüşle 18,49 düzeyine kadar geriledi. Ülkede temmuz ayı enflasyonunun yıllık bazda yüzde 4,7’ye gerilemesi de randın yüzde 1’in üzerinde yükselişini destekledi. Güney Afrika’da manşet enflasyon haziranda yüzde 5,4 düzeyindeydi. Güney Afrika Merkez Bankası’nın politika faizi ise yüzde 8,25 düzeyinde. Randın cazibesindeki artışın ardında NDB’nin rand cinsi kredi verecek olması ve Çin’le yapılan enerji anlaşmaları da etkili. Afrika’nın en sanayileşmiş ülkesi olmasına rağmen enerji sektöründe ciddi kapasite sorunları yaşayan Güney Afrika, Çinli enerji şirketleriyle 4 bin megawatt enerji açığını kapatacak anlaşmalar yaptı. Bu anlaşmalarla ülkede sık sık yaşanan elektrik kesintilerinin de azaltılması hedefleniyor. Çinli enerji şirketleri ülkenin elektrik şirketi Eskom’un elektrik iletim ve dağıtım ağının modernleştirilmesine destek olacak. Elektrik Bakanı Ramokgopa’nın verdiği bilgilere göre “Çin, Eskom’un kömürle çalışan santrallerinin ömrünün uzatılmasına, teknolojileriyle emisyonların azaltılmasına yardımcı olacak. Çin, Güney Afrika’da trafo ve fotovoltaik güneş paneli üretim tesisleri de kurabilir. Ayrıca Çin, Güney Afrika’nın nükleer santralinin modernleştirilmesine de yardımcı olacak.” Çin, Güney Afrika’nın en büyük ticaret ortağı ve zirveye ev sahipliği yapan G. Afrika Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa salı günü de Çin’in 8,9 milyon dolar (167 milyon rand) değerinde acil durum enerji ekipmanı tedarik edeceğini ve enerji sektörüne 500 milyon rand hibe yapacağını söylemişti. Brezilya reali de zirvenin ilk gününde dolar karşısında yüzde 1’e yakın yükseldi. Ancak Jackson Hole öncesi dolar da atağa geçmiş durumda ve dolar endeksi 17 Temmuz’da gördüğü 99 düzeyinden sıçrayarak 1 ayı aşkın bir süredir yükselerek 103,981 düzeyine kadar çıktı. 2022’nin 3. çeyreği hariç tutulduğunda bu dolar için 20 yılı aşkın bir sürenin en yüksek düzeyi.
Putin online katıldı: Geri döndürülemez dolarsızlaşma sürecimiz ivme kazanıyor
Çin Devlet Başkanı Şi, diğer üç ülkenin (G. Afrika, Brazilya, Hindistan) lideri katılım gerçekleştirdiği halde zirve kapsamında gerçekleşen bir iş forumuna katılmadı. Ticaret Bakanı Wang Wentao tarafından aktarılan açıklamalarında “İnsanlık çok kritik bir dönemeçte. Tarih yapacağımız tercihlerle şekillenecek” sözleriyle ABD’nin adını anmadan çok kutuplu bir dünya talebini yineledi. Zirveye hakkındaki arama ve tutuklama kararları nedeniyle katılamayan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise “Ekonomik bağlarımızda geri döndürülemez dolarsızlaşma/dedolarizasyon hedefi sürecimiz ivme kazanıyor” ifadelerini kullandı. Putin “Bazı ülkelerin hegamonyasını devam ettirme arzusu Ukrayna’da derin bir krize yol açtı” ifadelerini de kullandı.
Beyaz Saray Güvenlik Danışmanı: BRICS, ABD’nin jeopolitik rakibi olmaz
Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva, zirvenin ilk gününde “G7, G20 veya ABD karşıtı olmak istemiyoruz. Biz sadece kendimiz organize olmak istiyoruz” açıklamalarıyla, Batı nezdindeki endişeleri önemsediğini gösterirken, Lula’nın “ortak para birimi” önerisi de zirvede çok karşılık bulmadı. Lula, zirvenin açılışında yaptığı konuşmada “BRICS üyeleri arasında ticaret ve yatırım işlemleri için bir para biriminin oluşturulması ödeme seçeneklerimizi artırır ve kırılganlıklarımızı azaltır” diye konuşmuştu. Ancak Güney Afrikalı yetkililer “Zirvede ortak para birimi konuşmayacağız” bilgisini verdi. Öte yandan ABD’de Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, gazetecilerin sorusu üzerine “BRICS’in ABD’nin jeopolitik bir rakibine dönüşeceğini düşünmüyorum” yanıtını verdi.