Türkiye yeni bir çevresel uygulama için gün sayıyor. Gelecek yıl zorunlu olacak olan depozito yönetim sistemi, çevreye olduğu kadar ekonomiye de katkı sağlayacak. Tek kullanımlık içecek ambalajlarını tekrar ekonomiye kazandıracak sistem, karbon ayak izinin azaltılmasına katkı sağlarken, enerji tasarrufu ve ambalajların üretimi için gerekli ham maddenin ithalatının önüne geçerek cari açığa katkı sağlayacak. 20 yıllık sürede ekonomiye katkısının 100 milyar TL’ye ulaşması, 20 bin kişiye iş imkanı yaratması hedefleniyor.
Çevre ve iklim kriziyle mücadele, sürdürülebilir kalkınma tüm ülkelerin en temel gündem maddeleri arasında yer alıyor. Ülkelerin uygulamaya koyduğu Sıfır Atık Projesi’nin başarıya ulaşmasındaki en önemli ayaklardan birisi olan depozito iadesi sistemi de tüm dünyada hızla yayılıyor.
Çevre bilincinin yükseldiği dünyamızda toplam 350 milyon nüfusa ulaşan 20’den fazla ülkede ulusal yönetmeliklerle belirlenmiş resmi depozito sistemleri uygulanıyor. Diğer ülkeler de benzer sistemleri hayata geçirmek üzere hazırlıklarını sürdürüyorlar. 2026 yılında 70 ülke veya eyalette yaklaşık 750 milyon nüfusu kapsayacak şekilde depozito sistemlerinin kapsamının hızla genişlemesi, yayılması bekleniyor.
Depozito Yönetim Sistemi (DYS) özetle, çevreyi kirletme olasılığı bulunan malların, ambalajların fiyatı üzerine ilave bir bedel konularak, bu ürünlerin çevreye kontrolsüz ve gelişi güzel atılmasının ya da bırakılmasının yerine tüketicilerin de katılımıyla kontrollü, sistemli bir şekilde toplanmasını sağlamak ve ilk baştaki ödenen bedelin tüketiciye iade edilmesi esasına dayanıyor.
Türkiye’de zorunlu uygulaması gelecek yıl başlayacak Depozito Yönetim Sistemi’nin (DYS) çevreden ekonomiye, ihracattan istihdam ve yatırıma kadar birçok alanda katkı ve fayda sağlayacak.
Bunları biliyor musunuz?
Enerji düşünce kuruluşu Ember’ın dördüncü yıllık Küresel Elektrik İncelemesi, küresel elektrik talebinin yüzde 93’ünü temsil eden 78 ülkede 2022 yılına ait elektrik verilerini sunuyor. Rapora göre, rüzgar ve güneş enerjisinin küresel elektrik üretiminin 2022’de yeni bir rekor kırarak, fosil yakıt çağının çöküşünün başladığını ortaya koyuyor. Raporda yer alan verilere göre;
- Güneş enerjisi, bir önceki yıla göre yüzde 24 oranında artarak ve Güney Afrika’nın tamamına yetecek kadar elektrik üreterek üst üste 18. kez en hızlı büyüyen elektrik kaynağı oldu.
- Rüzgar enerjisi üretimi ise 2022’de yüzde 17 artarak neredeyse tüm Birleşik Krallık’a yetecek kadar elektrik üretti.
- 2022’de rüzgar ve güneş enerjisi üretimindeki artış, küresel elektrik talebindeki artışın yüzde 80’ini karşıladı.
- Küresel elektrik üretiminde en büyük düşüş nükleer enerjide yaşandı.
- Türkiye’de rüzgar ve güneş enerjisi 2022 yılında 50,14TWh elektrik üretimi yaparak, toplam elektrik üretimin yüzde 15,46’sını karşıladı.
- Depozito Yönetim Sistemi’nin sağlayacağı katkı ve faydalar
ÇEVRE VE İKLİM
En görünür çevre sorunu olarak gündelik hayatımızın içinde yer alan plastik, cam ve alüminyumdan mamul içecek ambalajları kaynaklı çevresel risklerin ortadan kaldırılmasının önemi her geçen gün artıyor. Bu nedenle ülkelerin depozito sistemlerine ilgisi yükselişte.
Türkiye’de de 2024 başından itibaren zorunlu olacak olan depozito yönetim sistemi, at-kurtul davranışlarımızı tamamen değiştirecek. DYS ile sokaklarımız öncelikli olmak üzere, piknik alanlarımız, sahillerimiz, ormanlarımız, kır ve köylerimiz ülkemizin dört bir tarafı içecek ambalajlarından arındırıldığı gibi çevremize ve ekonomize önemli katkı sağlanacak. Geri dönüştürülen her şişe, yeni bir şişe üretmekten çok daha az enerjiye ihtiyaç duyuyor, bu da karbon salınımını ve küresel ısınmaya olan yükü azaltıyor. Üstelik doğal kaynaklardan daha çok ham madde çekilmesini de gerektirmiyor.
Depozito Yönetim Sistemi’nin hayata geçmesiyle ilk etapta yıllık 20-25 milyar ambalaj geri dönüşüme kazandırılacak. Bu sayede 37 bin ton sera gazı emisyonu azaltılacak. 1,3 milyar kilowatsaat enerji, 3,6 milyon varil petrolden tasarruf sağlanarak sürdürülebilirliğe katkı yapılacak.
EKONOMİYE 20 YILDA 100 MİLYAR
Depozito Yönetim Sistemi’nin ekonomiye katkısı da büyük olacak. Enerji ve ham madde tasarrufu sağlayacak, cari açığı olumlu etkileyecek, yatırım ve istihdam sağlayacak. DYS’nin ekonomiye katkılarının başında cari açık geliyor. Ülkemizde yıllık 20 milyarı aşkın, yani günlük 50 milyon adedi aşan miktarda içecek ambalajı tüketiyoruz. Depozito sisteminde geri dönüşümü belli bir seviyeye çıktığında ülke olarak yüzde 35-40 oranlarında daha az içecek ambalaj ham maddesi ithal edileceği öngörülüyor. Yani, DYS ile yıllık 150-200 milyon dolara yakın ham madde ithalatının önüne geçilecek. DYS ile bu ithalatın önüne geçileceği gibi ayrıca malzeme ve enerji ithalatı da göz önüne alındığında cari açığa katkısı daha da fazla olacak.
Sanayide ise temiz bir geri dönüşüm imkânı sağlayacak. Türkiye’de ambalaj atıkları, kâğıt, karton, cam, metal, plastik vb. karışık bir şekilde toplanıyor. Atıkların içerdiği sıvı ve yiyecekler de ekonomik değeri yüksek atıkların değerini düşürüyor. DYS, bu değer kaybının önüne geçerek, döngüsel ekonomide sanayiye daha temiz ve ihtiyacı olan atıkları sağlayacak. Ayrıca, yurt dışından ithal edilen atıkların da önemli ölçüde azalması bekleniyor.
Yeni ham madde satın alımı yerine geri dönüştürülen malzemelerin kullanılmasından yıllık 50 milyon dolar, ambalaj materyallerinin ekonomik değerinin artması kanalıyla da yıllık 40 milyon doları aşan fayda bekleniyor. DYS’nin ekonomiye katkıları saymakla bitmiyor. Ayrıca yıllık 75 milyon dolar değerinde bir tasarrufun da belediyelerin atık toplama ve yönetme hizmetlerinde tasarruf edileceği öngörülüyor. Kamusal alanların yönetimi ve bertaraf giderlerinde de yıllık 45 milyon doları aşan bir tasarruf buna eklenecek.
DYS’nin istihdama katkısı da dikkat çekici düzeyde. Sistemin kurulma sürecinden itibaren istihdama katkı başlıyor. Depozito iade makinelerinin üretim aşamasında, sistem zorunlu olarak başladığında da iade makinelerinden ve manuel iade noktalarında toplanan şişelerin transferi, kontrolü, elden geçirilmesi, geri dönüşümü gibi pek çok aşamada yeni iş imkanları doğacak. Dolayısıyla lojistik ve geri dönüşüm sektörleri başta olmak üzere birçok alanda önümüzdeki 20-30 yıllık süreçte 20 bin yeni istihdam oluşacak. DYS’nin gelecek 20 yılda ekonomiye toplam katkısının 100 milyar liraya ulaşacağı tahmin ediliyor.
Depozito Yönetim Sistemi nasıl işleyecek?
● Türkiye’de yıllık yaklaşık 50 milyar adet tek kullanımlık içecek ambalajı piyasaya sürülüyor. Bunların çevre sorunu olmaktan çıkması ve dönüştürülerek ekonomiye kazandırılması için hazırlanan Depozito Yönetim Sistemi’nin işleyişi Türkiye Çevre Ajansı tarafından sağlanacak.
●Bakanlıkça belirlenen belirli bir depozito bedeli alınacak, bu bedel ürünlerin kullanılması sonrasında iade edilecek ve depozito bedeli geri ödenecek. Vatandaş ürünün fiyatı dışında ödenen bedeli geri alabilmek için sistemin belirlediği market veya diğer toplama noktalarına yönlendirilecek, depozito bedelini geri alabilmek için atığı iade edecek.
●İade bedeli alışveriş puanı olacak ve bu puanlar ya karta ya da telefon uygulamasına yüklenerek, vatandaşların alışverişlerinde kullanabilmeleri sağlanacak.Türkiye genelinde bu yıl itibarıyla kademeli olarak işlemeye başlayacak sistem, 2023’ün sonuna kadar tüm il ve ilçelerde yaygınlaştırılacak.
● Depozito Yönetim Sistemi’nin hayata geçmesiyle ilk etapta 20 milyar şişe geri dönüşüme kazandırılacak. 37 bin ton sera gazı emisyonu azaltılacak. 1,3 milyar kilowatsaat enerji, 3,6 milyon varil petrolden tasarruf sağlanacak.
● 20 yılda ekonomiye 100 milyar kazanç, 20 bin vatandaşa da yeni istihdam alanları açılacak. Sıfır Atık Projesi’nde pilot bölge seçilen Kızılcahamam, depozito yönetim sistemi için de pilot ilçe oldu. İlçede bugüne kadar 25 bin 500 kişi evlerinde ziyaret edilerek, atıkların dönüşümünün nasıl yapılacağı anlatıldı.
Döngüsel ekonominin getireceği 8 temel fırsat
Avrupa Birliği döngüsel ekonomiyi; ürünlerin, malzemelerin ve kaynakların değerinin, ekonomide mümkün olduğunca uzun tutulması, korunması ve atık üretiminin asgari düzeye indirilmesini sağlamak için malzeme ve hizmetleri verimli bir şekilde kullanmayı amaçlayan bir yaklaşım olarak tanımlıyor.
Döngüsel ekonominin getireceği temel fırsatlar ise şöyle:
- Maliyetleri azaltma
- Ham madde fiyat dalgalanmalarını azaltma
- Daha az kaynak kullanımı ile büyüme
- Daha dayanıklı işletmeler
- Daha rekabetçi işletmeler
- Yeni iş fırsatları yaratma, istihdamı arttırma
- Sürdürülebilir ürün ve hizmet ihracatı
- Sera gazı emisyonlarını ve israfı azaltma