Küresel tarımın geleceği, HEKTAŞ’ın ev sahipliğinde Tarım ve Orman Bakanlığı ve Ankara Üniversitesi iş birliğiyle Bursa-Orhangazi’deki Tarımsal İnovasyon, Eğitim ve Deneyim Merkezi F.A.R.M.’da düzenlenen 2’nci Uluslararası Moleküler Bitki Koruma Kongresi’nde masaya yatırıldı. Kongrede tarım sektöründe ‘canlıyı canlıyla koruma’yı temel alan yeni teknikler tartışıldı. mRNA üzerinden protein sentezini engelleyerek gen susturma tekniğini bulan 2006 Nobel Tıp Ödülü sahibi Prof. Craig Mello’nun açılış dersini verdiği kongrede, bilim insanları ‘gen susturma’ dahil yeni çalışmaları ve çözümleri paylaştı.
Kritik tarih 2050
Tarım ve gıda alanındaki son araştırmalar gelecek 10 yıl için karamsar bir tablo çiziyor. Raporların ortaya koyduğu perspektife göre gelecek 10 yılda nüfus artışına bağlı olarak gıda tüketimi yüzde 1,4 artacak. Buna karşılık gıda üretimi yüzde 1,1 seviyesinde olacak. Kritik tarih ise 2050 yılı. Etkin önlemler alınmadığı takdirde 9,1 milyar nüfusa ulaşacak dünyada gıda üretimi ile tüketimi arasındaki fark giderek büyüyecek. Dünyada 13 milyar hektar arazinin sadece 5 milyar hektarı tarıma elverişli. Bunun 1,5 milyar hektarında tarım yapılabiliyor ve bu alan giderek azalıyor. Yakın gelecekte, tarım yapılan alan 1,3 milyar hektara inerken dünya nüfusu 10 milyara çıkacak.
İnsanlığı ne bekliyor?
“Dünya nüfusu 10 milyara çıktığında bizi ne bekliyor” sorusundan hareket eden HEKTAŞ, bilimsel ve sürdürülebilir çözümler için son yıllarda etkili çalışmalar yapıyor. Bilim dünyası ve sektör paydaşlarının gerçekleştirdiği çalışmaların tartışıldığı uluslararası bir platforma ev sahipliği yapan HEKTAŞ, konuyu yeniden küresel tarım sektörünün gündemine taşıdı. Geleceğin tarımına yönelik araştırmaların ve çözümlerin ele alındığı kongre, yenilikçi ‘biyomoleküler bitki koruma stratejilerinin’ dünyaya tanıtımını sağlayan en önemli platform olarak tanımlanıyor. Bitki koruma stratejilerinin geliştirilmesinde çığır açan 81 bilim insanı böcek bilimi, bitki patolojisi ve yabancı ot bilimleri başlıklarındaki araştırma projeleri, yeni ve akıllı bitki koruma stratejileriyle ilgili sunumlar yaptı. Kongrede doğal örümcek zehrinden geliştirilen peptit-bazlı insektisitlerden sadece bir hedef organizmayı kontrol eden RNA-bazlı pestisitlere kadar yeni nesil biyopestisitler tanıtıldı.
Tarıma yön veren buluş
Yarının tarımı için gelecek vizyonunun çizildiği kongrede, sektöre katma değer sağlayacak, üretimi ve verimi artıracak yenilikçi uygulamalara ışık tutulması hedefl eniyor. RNA teknolojileriyle ilgili çalışmasıyla 2006 yılında Nobel Tıp Ödülü’nü alan ABD’deki Massachusetts Üniversitesi’nden Prof. Craig Mello’nun keşfettiği RNAi teknolojisinin bugün tarım alanında kullanılma potansiyeli ve yeteneği kongrede işlenen ana konular arasındaydı. Biyopestisit olarak ruhsatlanarak tarımda kullanılan RNA teknolojilerinin sağladığı avantajları aktaran katılımcılar, yaptıkları çalışmalarla ilgili bilgi verdi. Kongreye Türkiye Entomoloji Derneği, Türkiye Fitopatoloji Derneği, Türkiye Herboloji Derneği ve Türkiye Biyolojik Mücadele Derneği, Zirai Mücadele İlaçları Üreticileri Derneği, İngiliz Bitki Patolojisi Derneği ve Kraliyet Entomoloji Derneği destek oldu.
Geleceğe nasıl yürünür?
İZLENİM
RÜŞTÜ BOZKURT
Bursa Orhangazi’de yapılan, ilgili değişik kuruluşların katılımıyla organize edilen uluslararası kongrede gözlemlerimi şöyle özetleyebilirim.
▶ HEKTAŞ’ın yaptığı olağanüstü bir yatırımın oluşturduğu iyi planlanmış bir altyapıda uluslararası bir kongre yapmanın ne kadar anlamlı olduğunu gözlemledim.
▶ Uluslararası kongreyi organize etmekteki başarı kadar katılımcıların niteliği de çok önemliydi. Katılımcıların çoğunluğu uluslararası eleklerin üstünde kalmış araştırma insanlarıydı.
▶ Kongrede özellikle son yıllarda gelişen kimyasal mücadeleye karşı bioteknoloji yoluyla mücadele etmenin ne denli ivedi bir sorun olduğu açıkça ortaya çıktı.
▶ Bir tarım ülkesi olan Türkiye’de yapılması gerekenlerin neler olduğu konusunda da yüksek bir farkındalık düzeyiyle yüzleştik.
▶ Asıl önemlisi geçmiş birikimlerin iyi korunması bugünü değerlendirirken o birikimlerden yararlanılması ve geleceği inşa etmek için yeni projelere odaklanılması konusunda hızla uluslararası ölçeklerde ve düzeyde çalışmalar yapmamız gerektiğini net bir şekilde anladık.
▶ Bana göre ülkemizde gıda güvenliğini ciddiye alan herkesin bu kongrede sunulan çalışmaları özenle incelemesi ve neler yapılması gerektiğini kendine sorması gerekir. Bu sadece bireysel sorumluluk değil aynı zamanda ülkemizin kollektif sorumluluğunu da içeren bir husustur.
▶ Bu kongrede üst düzeyde organizasyon, katılım, katılımcı niteliği, ülkemizin böylesi çalışmaları yapabilecek bir altyapıya sahip olduğunu göstermiştir. Bundan sonra yapılması gereken değişik kurum ve kuruluşların bağlantılarını, iletişim ve etkileşimlerini ve işbirliklerini yaygınlaştırarak ve yoğunlaştırarak sürdürmeleridir.
HEKTAŞ’ın tarımda hedefi büyük
OYAK Grubu Şirketlerinden HEKTAŞ, Türkiye’nin ekolojik yapısına ve ürün çeşitliliğine uygun yaklaşık 500 bitki koruma, bitki besleme, tohum hayvan sağlığı, pet mama ve bakım ürününün üretim, satış ve pazarlamasını yapıyor. Tarımsal üretimin tüm girdilerinde faaliyet gösteren HEKTAŞ, Ar-Ge odaklı yeni ürün çalışmaları ve tarım teknolojileri alanında geliştirdiği milli projelerle, Türk tarım sektörünün gelişmesi ve büyümesi için çalışmalarını sürdürüyor.
HEKTAŞ, blockchain altyapısına sahip, mahsullerin tohumdan sofraya kadarki tüm süreçlerini değiştirilemez şekilde kayıt altına alan “İzlenebilir Güvenli Gıda Platformu” uygulaması ile gıda endüstrisinde şeffaflığı ve izlenebilirliği sağlamaya öncülük ediyor.
Bünyesindeki Ferbis ile bitki koruma ürünleri alanında, Arma İlaç ile hayvan sağlığında faaliyet gösteriyor. Suya daha az ihtiyaç duyan ve her türlü iklim koşuluna uyum sağlayabilen tohumlar geliştirmek üzere Avustralya’da yüzde 51’ini satın aldığı Agriventis Technologies ile tarımda global oyuncu olma adımları atıyor.
Kongrede bitki koruma alanındaki yeniliklere tanıklık ettik
Prof. Dr. Umut Toprak
Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki/Koruma Bölümü Öğretim Üyesi/IMPPC2023 Düzenleme Kurulu Başkanı
Bundan dört yıl önce Adana›da ilk bitki koruma kongresini düzenlemiştik. Kongre tüm dünyada bir farkındalık yarattı. O dönemde üzerinde durduğumuz nokta, bitki korumada ve aslında tüm tarımda yaşanan değişimdi. Tam da o dönemde ilk örümcek zehiri- peptit bazlı insektisitler piyasaya sürüldü. Benzer ürünler, yeni dsRNA bazlı insektisitler, fungusitler, diğer biyomoleküller, mikrobiyallerle ilgili çalışmalar hayli ilerledi. Mesele sadece bir biyomolekülü biyopestisit olarak geliştirmek değil, bu moleküler yaklaşımlar aynı zamanda arka plandaki biyolojik süreçleri, yolakları ve mekanizmaları anlamaya izin veriyor. Hepimiz biliyoruz ki, gen susturma, düzenleme, organizmanın biyolojisini, kısaca yaşamı anlamak için birçok yeni ipucu sağlıyor.
Bu nedenle, entomoloji, bitki patolojisi ve yabancı ot bilimleri ile ilgili birçok araştırma projesi, yeni ve akıllı bitki koruma stratejilerinin geliştirilmesine yol açan genomik, transkriptomik, proteomik, fonksiyonel genomik kullanılarak yürütülmekte.
Bu kongrede bitki koruma alanındaki yeniliklere tanıklık ettik. ‘Bitki korumada yenilikler’ olarak belirlediğimiz tema ışığında, ilk kongrede kazandığımız farkındalık ve ivmeyi Ankara Üniversitesi, Tarım ve Orman Bakanlığı ve HEKTAŞ tarafından düzenlenen IMPPC2023’te devam ettirdik.
Kongrede RNA interferansı (RNAi) keşfeden 2006 Nobel Tıp Ödülü sahibi Craig Mello’yu dinledik. 20 ülkeden 81 açılış konuşmacısı da oturumlarımızda sunum yaptı ve bitki korumadaki yenilikleri anlattı.
Kimyasal ekolojinin babası olarak bilinen ünlü böcek bilimci Thomas Eisner diyor ki, “Böcekler dünyayı miras almayacaklar, onlar zaten dünyanın sahibi.” Sürdürülebilir tarım, çevre dostu zararlı, hastalık ve yabancı ot kontrolü stratejileri, moleküler bitki korumanın felsefesini oluşturur. IMPPC2023 de bunun için çok iyi bir platform.
DİP NOT
Avrupa Yeşil Mutabakatı 2030’da yüzde 50 sınırlama getiriyor
Yedi yıl sonra Avrupa Yeşil Mutabakatı gereği gıda zincirinde kimyasalların yüzde 50’si yasaklanacak. OYAK grubu tarım sektörünün Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın getireceği kurallara uyum sağlaması için oluşturduğu vizyondan hareketle dsRNA ve peptit bazlı biyopestisitler alanında yenilikçi teknolojilerle çözüm üretiyor.